Sultan III. Osman'ın (1754-1757) sadrazamlarından Hekimoğlu Ali Paşa başarılı ve yetenekli bir devlet adamı ve oldukça dindar bir kimse idi.
Ali Paşa zamanında bir tüccar iflas etmiş, bütün mal ve servetini kaybetmiş, üstelik bir de borca girmişti. Müracaat ettiği bütün eş-dost kapıları ise yüzüne kapanmıştı. Adamcağız bu çaresiz haldeyken bir gece rüyasında Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’i gördü ve O’ndan yardım istedi. Peygamberimiz (s.a.v.) ona: “Git Allah’ın makbul kulu Ali Paşa'ya benden selam söyle sana 100 altın versin” buyurdu. Adam: “Ya Resûlallah! Ben, Ali Paşa'ya selamınızı iletir, bana 100 altın vermesini emrettiğinizi söylerim, ama bana inanmaz ki!” dedi. Hz Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Sana inanması için ben sana belge vereceğim. Ali Paşa bana her akşam yüz salavâtı şerife okurdu, ama geçen perşembe akşamı okumadı. Bunu ona söylersen sana inanır.” Sabah olunca adam hemen Ali Paşa'ya gitti ve görmüş olduğu rüyayı anlattı. Ali Paşa “Peygamberimiz bana niye söylemiyor da sana söylüyor?” diye inanmak istemedi. Adam ise: “Efendim, ben bana inanmayacağınızı Hz Peygamber'e söyledim. O da bana bir belge verdi. Siz, her gece Efendimize yüz salavâtı şerife okuyormuşsunuz, ama geçtiğimiz perşembe akşamı okumamışsınız.” Ali Paşa düşünmüş o gece hakikaten okumadığını fark etmiş. Bunun üzerine adama şöyle der: “Peki, Hz Peygamber sana ne söyledi ise aynen tekrarla.” Adam tekrarladı: “Ali Paşa'ya benim selamımı söyle sana 100 altın versin” Ali Paşa “Bir daha söyle” diye tam yedi defa tekrarlattı. Adam, Ali Paşa’yı kendisiyle alay ediyor sandı. Tam paradan ümidini kesmişti ki, Ali Paşa “Sana Peygamberin her selamı için 100 altın vereceğim. Yedi defa tekrarlattım, 700 altın eder” der ve gerçekten 700 altını kendisine verir.