Muridan
Yevmî (Günlük) Dersimi Nasıl Yaparım?

Yevmî (Günlük) Dersimi Nasıl Yaparım?

Yolumuza intisab etmek isteyen kardeşlerimiz için günlük dersimizin ne şekilde yapılacağı aşağıda tarif edilmiştir.

TÂRİKAT-I ÂLİYYE-İ KÂDİRİYYE ALÂ FEYZ-İ VE'L-KEMÂL MÜRİDÂNININ GÜNLÜK DERSİ

 

Günlük Dersimizde esas olan aşağıdaki beş zikir şunlardır:

 

 

1. Estağfirullâh, el-Hamdülillâh (100 kere)

 

2. Allâhümme salli âlâ Muhammedin ve âlâ alî Muhammed (100 kere)

 

3. Lâilâhe illallâh (100 kere)

 

4. Allah (500 kere) ilk üçü "Yâ Allah" şeklinde söylenecek.

 

5. Besmele ile İhlas sûresi (100 kere)

 

Zikrimiz bu olmakla beraber, Usülümüz gereğince zikirden önce Bir Fatiha, Üç İhlas süresi okuyarak hasıl olan sevabı, Peygamber Efendimizden (s.a.v.), sağ olan Mürşidimize (ks.) kadar silsilemize yani yolumuzun büyüklerine hediye ederiz. Daha sonra bir müddet süreyle ölüm halini düşünür ve yine bir müddet süreyle Rabıta yaparız. Zikrimizi bitirincede yine bir Fatiha üç İhlas sürelerini okuyarak hasıl olan sevabı, silsilemizdeki yolumuz büyüklerinin yanı sıra tüm müslüman kardeşlerimize hediye ederiz. (Yaptığımız zikirlerden hasıl olan sevabı hediye etmeyiz.) El-Fatiha demeye müteakip Fatiha süresini okur ve dersimizi bitiririz.

 

Ölüm halini düşünürken çocukluğumuzu, gençliğimizi, ihtiyarlık halini ve nihayet ölüm döşeğine düştüğümüzü, Azrail Aleyhisselam’ın ruhumuzu kabzettiğini, cenazemizin yıkandığını, kefenlendiğini, namazımızın kılınıp kabristana defnedildiğini, oradan herkesin ayrılıp yalnız kaldığımızı, Münker ve Nekir meleklerinin geldiğini ve bizi sorgu ve sualden geçirdiğini, İnşa-Allah sorulara doğru cevap verdiğimizi, kabrimizden bir pencere açılıp cennetteki makamımızı seyrettiğimizi, kıyamet hali ve dirilme olduktan sonra Peygamber Efendimizin (sav.) sancağı altında toplandığımızı, amel defterimizin sağdan verilerek, sırat üzerinden cennete gittiğimizi ve oradaki nimetleri tatmakla meşgul olduğumuzu düşünürüz.

 

Rabıta yaparken ise Cenab-ı Allah (cc.) Hz.lerinden ilahi feyizin, Cebrail Aleyhisselama, oradan Peygamber Efendimize (sav.), oradan sırayla bil-cümle silsile-i meşayihi kiram efendilerimize gönülden gönüle akmakta olduğunu ve en son sağ olan Mürşidimin gönlüne akan ilahi feyzin kendi gönlümüze aktığını düşünürüz. Günlük zikrimizi yaparken bu halimizi bozmamaya çalışırız.

 

Aşağıda günlük zikrimiz sırasıyla ve dualarıyla tarif edilmiştir:

 

 

TARÎKÂT-I ‘ALİYYE-İ KÂDİRİYYE MENBA-I FEYZ-İ VE’L-KEMÂL
 
Birinci Ders
 
Eûzübillâhi mineşşeytânirracîm Bismillâhirrahmânirrahîm
 
Evvela bir Fâtiha üç İhlâs-ı şerif okuyup, sevabını Peygamberimiz Muhammed Mustafa (s.a.s) Efendimizin mübarek rûhu şerifine ve İmam-ı Ali, İmam-ı Hasan, İmam-ı Hüseyin (r.a) efendilerimizin ervâh-ı şeriflerine ve Şeyh Hasan-ı Basrî ve Pirimiz Gavsu’l-Azam Abdulkâdir-i Geylanî ve Hacı Mustafa Hayri’nin ve kendi Mürşidim ve Şeyhimin ruhunun makamına ve bunların arasında gelmiş geçmiş bilcümle silsile-i meşâyih-i kirâm efendilerimizin ervâh-ı şeriflerine hediye ettim, dedikten sonra;
 
Tefekkür-i Mevt
Bu, ölümü düşünmedir (5 dk. ya da daha fazla). Doğduğumuzu, büyüdüğümüzü, gençliğimizi ve ihtiyarlığımızı düşünürüz. Herkese gelecek olan ölüm meleğinin bir gün kapımızı çalacağını ve ruhumuzu alacağını düşünürüz. İman ile göçtüğümüzü, bizi gelip soyup yıkadıklarını, kefenlediklerini, sonra da omuzlar üzerine alınıp musalla taşına götürüldüğümüzü, orada Müslümanların namazımızı kıldığını düşünürüz. Daha sonra musalladan alınmış ve mezara götürülmüşüz. Orada üzerimize toprak örtülmüş ve bizimle mezarımızın başına gelenler geri dönmüşler ve bize beş soruyu sormuştur. Biz de Cenâb-ı Allah’ın izniyle bu sorulara cevap vermiş ve kurtulmuşuz. Artık mezarımız bir cennet bahçesidir. Oradan bir pencere açılmış ve cennetteki yerimize bakar bir haldeyiz. Kıyameti bekliyoruz. Kıyamet gelip çatmış… Sırat, mahşer, sorgu-sual derken kurtulup cennete girenlerden olmuşuz. Orada Cenâb-ı Allah’ın nimetlerini tatmakla meşgulüz.
 
Râbıta-i Şerîf
Cenâb-ı Allah’tan gelen feyz-i İlâhî; Hz. Cebrail’e, oradan Peygamberimize, oradan Hz. Ali’ye, Hz. Hasan-i Basrî’ye, oradan Pirimiz Abdülkâdir Geylânî’ye, onlardan da silsile yoluyla en son mürşide kadar gelip akmaktadır. Bana ders tarif eden, zikirde yol göstericim Mürşidim karşımda duruyor. Onun kalbine akmakta devam eden fuyuzât-ı İlâhî benim kalbime de bir musluktan aktığı gibi oluk oluk akıp durmaktadır. 
Bu, iyilerle beraber olma halidir. Bu halimizi hiç bozmadan günlük dersimizi yapmaya çalışırız.
 
İlâhî Ente Maksûdî ve Rızâke ve Ligâike Matlûbî ve Âtinâ Mahabbeteke ve Ma‘rifetek
 
33 veya 100 defa Estağfirullâh-Elhamdülillâh (sonunda bir defa el-Azîm el-Kerîm ellezî lâ ilâhe illâ hû)
 
33 veya 100 defa Allâhümme salli ‘alâ Muhammediv ve ‘alâ âli Muhammed (sonunda bir defa ve 
sahbihî ve sellim ‘aleyhi ve ‘aleyhim teslimen kesiran kesirâ)
 
33 veya 100 defa Lâilâhe illallâh (sonunda bir defa Muhammedü’r-Rasûlullâh sâdigu’l-va‘di’l-emîn)
 
500 veya 1000 defa Allah (sonunda bir defa Celle Celâlühû)
 
33 veya 100 defa Besmele ile İhlâs sûresi
 
Yeniden
Bir Fâtiha, üç İhlâs-ı şerîf okuyup sevabını; Peygamberimiz Muhammed Mustafa (s.a.s) Efendimizin mübarek rûhu şeriflerine ve cemi Enbiyâ-i ve’l-Mürselîn Efendilerimizin, Çâr-i Yâr-i Güzîn, Ezvâc-ı Rasûl, Evlâd-ı Rasûl, Ashâb-ı Rasûlün, Tâbiînin, Tebe-i Tâbiînin, Eimme-i Müctehidînin, ulemâ-i âmilîn, meşâyih-i kâmilîn, vâsilîn ve alâ cemî-i evliyâ-i ve’ş-şühedâ-i ve’s-sülehâ-i ve’s-sıddîkîne ve’l-âşikîne ve’l-hâzırîne ve’l-ğâibîn ve alâ pirimiz Sultan Abdülkâdir-i Geylânî’nin, diğer pirimiz Abdurrahmân Halis Talebânî’nin ve Hacı Mustafa Hayri’nin ruhlarına ve alâ Mürşidimin, Şeyhimin sağ olan ruhunun makamına ve bu tarikattan gelmiş geçmiş bilcümle silsile-i meşâyih-i kirâm efendilerimizin cemî pirlerin, cemî evliyânın, ahirete intikal eden ana-babanın, akrabâ-i taallukâtın ve alâ cemi mü’min ve mü’minâtın ve alâ cemi müslim ve müslimâtın ve ale’l-melâiketi ve’l-mukarrabîne kâffeten âmmeh, cümlesinin ervâh-ı şerîflerine hediye ettim.       
 
el-FÂTİHA
 

 

İkinci Ders:
 
Birinci ders üç ay çekildikten sonra aşağıdaki esmalar İhlas-ı şeriflerden önce ilk üç tanesi Yâ Fettâh diye söylendikten sonra Fettâh, Fettâh, Fettâh diye 100’e tamamlanır.
 
Diğer esmalar da aynı şekilde söylenir. İhlas-ı şerifler en son okunur.
Yâ Fettâh 33 veya 100 defa
Yâ Vehhâb 33 veya 100 defa
Yâ Hû 33 veya 100 defa
 
Üçüncü Ders:
 
İkinci ders üç ay çekildikten sonra aşağıdaki esmalar İhlas-ı şeriflerden önce ilk üç tanesi Yâ Hakk diye söylendikten sonra Hakk, Hakk, Hakk diye 100’e tamamlanır. Diğer esmalar da aynı şekilde söylenir. İhlas-ı şerifler en son okunur.
 
Yâ Hakk 33 veya 100 defa
Yâ Hayy 33 veya 100 defa
Yâ Kayyum     33 veya 100 defa
Yâ Kahhâr 33 veya 100 defa
Yâ Vâhid 33 veya 100 defa
Yâ Ehad 33 veya 100 defa
Yâ Samed 33 veya 100 defa
Yâ Aliyy 33 veya 100 defa
Yâ Azîm           33 veya 100 defa
Yâ Muhid 33 veya 100 defa
 
 
LATÂİF DERSLERİ
 
Yolumuzda lâtâif diye isimlendirilen ve insan vücudunda belli yerleri bulunan ve bu yerlere yoğunlaşarak belli miktarlardaki kelime-i tevhidi okuma usulüdür. Üçüncü dersin son esması olan Yâ Muhid söylendikten sonra aynen aşağıda tarif edildiği şekilde yapılır. İhlas-ı şerifler en son okunur.
 
Latife-i kalbimin ıslahı için  “Lâilâheillallâh”  33 veya 100 defa
Latife-i ruhumun ıslahı için “Lâilâheillallâh” 33 veya 100 defa 
Latife-i sırrımın ıslahı için  “Lâilâheillallâh” 33 veya 100 defa
Latife-i sırrı sırrımın ıslahı için  “Lâilâheillallâh” 33 veya 100 defa
Latife-i hafamın ıslahı için “Lâilâheillallâh” 33 veya 100 defa
Latife-i ahfamın ıslahı için “Lâilâheillallâh” 33 veya 100 defa
Latife-i nefsimin ıslahı için  “Lâilâheillallâh” 33 veya 100 defa
Latife-i külliyemin ıslahı için  “Lâilâheillallâh”33 veya 100 defa
 
 
LATAİFLERİN İNSAN VÜCUDUNDAKİ YERLERİ VE RENKLERİ
Latife-i kalbin mahalli sol göğüs altında nuru sarı renkte,
Latife-i ruhun mahalli sağ göğüs altında nuru kırmızı renkte,
Latife-i sırrın mahalli sol göğüs üstünde nuru beyaz renkte,
Latife-i sırrüs-sırrın mahalli sol göğüs üstünde nuru beyaz renkte,
Latife-i hafanın mahalli sağ göğüs üstünde nuru siyah renkte,
Latife-i ahfanın mahalli iki göğüs arasında nuru yeşil renkte,
Latife-i nefsin mahalli alnın tam ortası
Latife-i külliye
 
Kıymetli Mürşidimiz, günlük derslerimizin huzur-u kalp ile ve 100’er defa yapılmasını önemle tavsiye buyurmuşlardır. Nadiren de olsa kısa ders yapılmasına (Allah lafzı 100 veya 300, diğer tesbihler 33’er defa) vaktin daralmasıyla dersini kaçırma riski olan müridâna izin vermişlerdir.

 

Not: Hanımlar özel hallerinde sadece ilk dört tesbihi çekerler. Ders başınaki ve sonundaki Fatiha ve ihlasları okumazlar. Ders öncesi namaz abdesti almaları daha feyizyâb olmaya vesiledir.

Top