Abdullah Demircioğlu Hocamız bu hadis dersinde, Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) zikir, temizlik, abdest, edep ve kabir hayatına dair öğütlerini açıklamaktadır. “Resûlullah her hâlinde Allah’ı zikrederdi” hadisiyle, müminin her durumda Allah’ı anması; tuvalet gibi yerlerde ise edep gereği zikirden sakınması gerektiğini anlatır. Kur’an’a ancak abdestli ve temiz hâlde dokunulabileceğini, abdestin mümin için manevi bir koruma olduğunu vurgular. Kabir azabının hak olduğunu, küçük abdeste dikkat etmeme ve dedikodu gibi günahların azaba sebep olabileceğini; kabirde sorgu-sualin gerçek, kabir hayatının ise cennet bahçesi veya cehennem çukuru olabileceğini hatırlatır. Tövbe ve istiğfarla günahlardan arınmanın önemini dile getirir; “Sözümü işitip başkasına aktaranın yüzünü Allah nurlandırsın” hadisiyle hadisleri yaymanın faziletini, hadis okunan evlere bereket indiğini ifade eder.
01-12-2025 221
Abdullah Demircioğlu Hocamız, Kur’an ve Sünnet’in üstünde söz olamayacağını, kurtuluşun onları işitip hayat boyu uygulamakla mümkün olduğunu vurguluyor. İmanın kalpte başlayıp amellerle görünür hale geldiğini; takvânın ise Allah’ın her şeyi gördüğünü bilerek gizli-açık her işte O’na göre davranmak olduğunu anlatıyor. Asıl meselenin “Kıyamet ne zaman?” değil “Kıyamet için ne hazırladın?” sorusu olduğu belirtiliyor. Allah’ı ve Resûlünü sevmenin sünnete uymak, farzları terk etmemek, nafile ibadetler ve tövbeyle ispat edileceği; kul hakkının helalleşmeden affedilmeyeceği, mebrûr hac, sabır, cuma ve cemaatin, aileyi korumanın önemi hatırlatılıyor. Dünya kısa bir mola, asıl hedef ise dünyayı ahirete hizmetkâr kılmak olarak özetleniyor.
01-12-2025 195
Abdullah Demircioğlu hocamız bu hadis dersinde, sünneti ihya etmenin ve ilim meclislerine katılmanın faziletine dikkat çekerek ilim talebesine meleklerin ve mahlûkatın dua ettiğini anlatıyor. Hadislerin sıhhati, sahabenin rivayetteki titizliği ve Enes b. Mâlik ile Ebû Hureyre’den örneklerle açıklanıyor; Peygamber’in güzel ahlâkı, şefaat, havz ve kabir azabı gibi konularda şüpheye düşmekten sakındırıyor. Temizlik ve tuvalet adabı, cinlerin varlığı ve zararlı gizli varlıklardan Allah’a sığınma, aileyi yıkmaya çalışan şeytana karşı selâm, besmele ve günlük sünnetlerle korunma vurgulanıyor. Son olarak, dünyayı terk etmek yerine İslam’ı öğrenip yaşamak, zikri ve salih amelleri çoğaltmak, sünneti diriltmek suretiyle hem dünya düzeni hem ahiret saadetinin hedeflenmesi öğütleniyor.
01-12-2025 195
Abdullah Demircioğlu Hocamız hutbesinde, Kur’an’ın “oku ve namazı dosdoğru kıl” emrinin tüm müminlere hitap ettiğini hatırlatarak Kur’an’ı okumak, anlamak ve sünnetle birlikte yaşamanın önemini vurguluyor; namaz, zekât ve orucun kulun ahlakını güzelleştirdiğini, cuma adabı ve samimi ibadetin değerini misallerle anlatıyor, dünyadaki zulümlerin geçici, ilahi adaletin ise muhakkak olduğunu belirterek hidayet ve rahmet dualarıyla hutbesini tamamlıyor ve muhtelif pek çok hususa değiniyor.
19-11-2025 306
Bu sohbetinde Abdullah Demircioğlu Hocamız, Hz. Muhammed’in her hâl ve ânında Cenâb-ı Mevlâ’yı zikrettiğini örneklerle anlatıyor. Müminin zikir hayatında sürekliliğin önemine, dilin, kalbin ve hâlin bir bütün olarak Allah’a yönelmesine dikkat çekiliyor. Zikr’in sadece sözlü ifade değil; duruş, tavır ve hayatın her alanında Allah’a bağlılık anlamı taşıdığı vurgulanıyor. Bu sohbetle “Allah’ı unutmamak” teması; iman, izzet ve kurum olarak bireysel maneviyat boyutlarında işleniyor.
19-10-2025 988
Bu hutbede Abdullah Demircioğlu Hocamız, yeni hicrî yıla sağlık ve afiyetle ulaşmanın Allah’ın bir lütfu olduğunu hatırlatarak şükrün önemini vurgulamaktadır. Şükürle birlikte sabrın da müminin her hâlini hayra çeviren temel bir tutum olduğunu ifade etmektedir. Ayrıca hidayet üzere olmayanlar için dua edilerek ümmet bilincine dikkat çekilmektedir. Hutbenin genel mesajı, hicrî yılın takvimsel bir başlangıç değil, manevi yenilenme ve muhasebe fırsatı olduğudur.
17-10-2025 697
Takva, teslimiyet, adamak, can ve malı Allah için feda etmek, imtihana rıza...
04-06-2025 2444
Bu hutbe Allah’a hamd ve Resulüne salat ile başlamakta ve Kur’an’dan “Ya Büneyye” ayeti ile bir hadis-i şerifin okunmasıyla devam etmektedir. Anne babaya itaate ayrı bir önem verilmiş, Hz. Nuh’un oğluna nasihatinden hareketle Kur’an’ın “öf bile demeyin” emri hatırlatılmıştır. Peygamber Efendimiz’in her bireyi bir çoban olarak tanımladığı ve herkesin ailesinden sorumlu olduğu anlatılır. Hz. Peygamber’in hadisinden hareketle, anne babanın evladına bırakacağı en kıymetli mirasın güzel terbiye olduğu belirtilir. Kur’an’ın “hayırda yarışın” emri üzerinden, Müslümanların iyilikte birbirleriyle rekabet etmesi gerektiği; düşmanlık, günah ve kötü işlerde değil, hayırlı işlerde yarışmanın teşvik edildiği anlatılır.
06-04-2025 5880
Bu video, İslam dininde namazın önemi, faziletleri ve bireyin maneviyatındaki yeri üzerine yoğun bir şekilde durmaktadır. Konuşmacı, ayet ve hadisler ışığında namazı anlatmakta, özellikle Miraç gecesinde farz kılınan bu ibadetin Allah’a yakınlık sağlayan en büyük vasıtalardan biri olduğunu vurgulamaktadır. Beş vakit namazın önemine dikkat çekilerek, özellikle sabah ve cuma namazlarının önemi hadislerle pekiştirilmiştir...
16-03-2025 5268
Bu videoda, Müslümanların dini sorumlulukları ve hayatlarına rehberlik eden temel ibadetler ele alınıyor. Özellikle namaz ve zekat ibadetlerinin, Allah'ın sevdiği kulların özelliklerinden olduğu vurgulanıyor. Namazın, insanı kötülüklerden uzaklaştırdığı ve doğru yola yönlendirdiği belirtilirken, zekat vermenin de malın bereketini artırdığı ve toplumsal dayanışmaya katkı sağladığı anlatılıyor. Mahşer günü herkesin yaptıklarının hesabını vereceği ve bu dünyada yapılan iyiliklerin karşılıksız kalmayacağı ifade ediliyor. Allah'ın rahmet kapılarının her zaman açık olduğu, tövbe eden kullarını affedeceği ve bu nedenle ümitsizliğe kapılmamak gerektiği üzerinde duruluyor. Ayrıca, iman edenlerin hem bu dünyada hem de ahirette huzur içinde olacağı, Müslümanların başkalarına karşı iyi davranarak dinlerini en güzel şekilde temsil etmeleri gerektiği belirtiliyor.
20-12-2024 13652
Kâinatın en muhteşem varlığı olan insan çok hassas bir denge üzerinde yaşamaktadır. Ölçüsüz bir ilaç, yüksek ateş veya aşırı bir üzüntü bu dengeyi bozmakta ve insan “düşmek”tedir. Aynı denge kâinatta da vardır. Çağdaş insan “teknik” adına, “teknik buluş” adına, bu nizama müdahale etmekte, tabiatın ..
Serzeniş ve şikâyette bulunmak, tıpkı ilaçla rahatlamak gibi nefsi rahatlatan bir davranıştır. Bu, âlim bir zatın yapmayacağı bir davranıştır. Böyle bir durumda, Rabbinin, kendisine mubah kıldığı şekilde tedavi ile rahatlamak, derdini insanlara anlatarak rahatlamaktan daha hayırlıdır...
Namazda ellerin bağlanması sünnettir. Ehl-i Sünnet mezheplerinden Hanefi, Şafii ve Hanbeli mezhebine göre namazda ellerin bağlanması sünnettir. Maliki mezhebine göre ise ellerin yana salınması sünnettir. Caferilere göre de eller yana salınarak namaz kılınır...
