Nefis bir puttur, nefsine boyun eğen puta tapmış olur. Allah'a ihlâsla kul olanlar, sırf O'na kulluk etmeyi başaranlar, nefislerine yenen kimselerdir...
Hz. Ömer -radıyallahü anh-, Ramazan’da sarhoş olan birine: “Yazıklar olsun sana! Bizim çocuklarımız bile oruç tutmaktadır” demiştir. (Buhârî, Savm, 47) ..
Bismillah deyip beyan ederek hikmet söyleyip Talep edenlere inci, cevher saçtım ben işte. Riyazeti sıkı çekip, kanlar yutup "İkinci defter" sözlerini açtım ben işte...
...Bir gün yanında Feridüddin Attar’dan bahsedilir. O’nun şiirlerinden söz edilir. Kâmil insan, ‘Bir zamanlar bize de ilhâm olmuştu’ diyerek sarığının arasından yazmış olduğu şiirini muhatabına uzatmıştı...
Bâyezid Bistâmî (k.s), annesine son derece bağlı, itaatli idi. Kendisi şöyle anlatıyor: “Mücahede ve riyazatta aradığımı anne rızasında buldum. Bir gece annem benden su istemişti...
Peygamberimizin hayatını ve faaliyetlerini konu alan eserlere Siyer veya Siyer-i Nebi dendiğini biliyoruz. Birçok âlim, tarihçi ve sanatkâr son Peygamber (s.a.)in hayatını incelemiş, konu ile ilgili düşünce tespit ve yorumlarını kaleme almıştır. İlk asırlarda nesir-düzyazı olarak başlayan bu faaliye..
Nafile -sünnet- ibadetleri yapmaya çalış; sünnet olan işleri yapmaya gayretli ol; ismin “Uyanıklar” defterine yazılır...
Osmanlı âlimlerinden. Meşhûr Muhammediyye adlı eserin müellifi. İsmi, Yazıcızâde Muhammed Efendi olup, babası Yazıcı Sâlih’dir. Babası, devlet hizmetinde kâtip olarak çalıştı. Ârif, münevver bir zât olup, ilm-i nücûma dâir beş bin beyte yakın mesnevî tarzındaki Şemsiyye isimli eserini, Ankara'da Dev..
Bismillah deyip beyan ederek hikmet söyleyip Talep edenlere inci, cevher saçtım ben işte Riyazeti sıkı çekip, kanlar yutup "İkinci defter" sözlerini açtım ben işte..
Tebük savaşı hazırlıkları, yazın en sıcak günlerinde bütün güçlüklere rağmen olağanca hızıyla sürmekteydi. ..
İmrân b. Husayn radıyallahü anhümâ şöyle dedi: Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’e bir adam geldi ve: "es–Selâmü aleyküm" dedi. ..
Genellikle tasavvufta insan aklının önemsenmediği, hatta çoğu zaman küçümsendiği ve aşağılandığı kabul edilir ve bu ön kabulden hareket edilerek tasavvuf ve sûfilik ağır bir şekilde eleştirilir, İslâm toplumlarının geri kalmışlığı buna bağlanır. Bu düşünce elbette ki tartışmaya ve eleştiriye açıktır..
Peygamberimiz aleyhisselam; Necran’da vazifeli bulunan Amr b. Hazm’a gönderdiği yazıda: “Kurban Bayramı namazını acele edip hemen kıldır. Ramazan Bayramı namazını ise, biraz geciktirip halka vaaz ve nasihatte bulun!” buyurmuştur.(1)..
Tasavvufun Menşei: Hz. Peygamber döneminde tasavvuf kelimesi kullanılmıyordu. Ama bir ruh hayatı olan tasavvufu Efendimiz ve ashabının yaşayışlarında bulmamız mümkündür. Hicri 200 yılından önce dünyayı bırakıp nefislerini Allah ile geçiren, riyazet yoluyla ruhi kabiliyetlerini geliştirenlerin yoluna..
Tebük seferi heyecanının ileri dereceye ulaştığı günlerde, maddi imkânsızlıklar sebebiyle orduya iltihak edemeyip ağlayarak geri kalanlardan Ulbe b. Zeyd, bu günlerin bir gecesinde teheccüd namazını kıldıktan sonra Cenâb-ı Hakk’a şöyle niyaz eder: ..