Rabbim! Ben yenik düştüm, Sen nusretinle yardım et. Kırılmış kalbimi onar, parçalanmış hâlimi toparla-birleştir. Çünkü Sen, evet Sen, Rahman ve Muktedir olan Rabb’sin...
19-10-2025 308
Bu hutbede Abdullah Demircioğlu Hocamız, yeni hicrî yıla sağlık ve afiyetle ulaşmanın Allah’ın bir lütfu olduğunu hatırlatarak şükrün önemini vurgulamaktadır. Şükürle birlikte sabrın da müminin her hâlini hayra çeviren temel bir tutum olduğunu ifade etmektedir. Ayrıca hidayet üzere olmayanlar için dua edilerek ümmet bilincine dikkat çekilmektedir. Hutbenin genel mesajı, hicrî yılın takvimsel bir başlangıç değil, manevi yenilenme ve muhasebe fırsatı olduğudur.
17-10-2025 360
Bu video, Kuran-ı Kerim’in ilahi bir kitap olarak nasıl vahyedildiğini ve Peygamber Efendimiz’e nasıl ulaştırıldığını ele alıyor. Kuran’ın 23 yıl boyunca parça parça indirildiği ve Cebrail Aleyhisselam aracılığıyla Peygamber’e iletildiği belirtiliyor. Medine-i Münevvere’deki Cibril Kapısı’nın, Cebrail’in vahiy ile Peygamber’e geldiği kapı olduğu ifade ediliyor. Vahyin geliş sürecinde Peygamberimizin yoğun bir manevi yük hissettiği, hatta bu ağırlığın bazen develerin bile çökecek kadar güçlü olduğu anlatılıyor. Ayrıca, Kuran’ın insanların karanlıklardan nura çıkarılmaları için gönderildiği, onun ilahi bir mucize olduğu ve hiçbir insanın onun benzerini yaratamayacağı vurgulanıyor. Video boyunca Kuran’ın eşsizliği ve onun anlamını kavramanın önemi işleniyor. Peygamberimizin hutbe esnasında verdiği mesajlar ve Müslümanların bu mesajları nasıl anlaması gerektiği de ayrıntılı olarak açıklanıyor.
27-05-2025 3266
Abdullah Demircioğlu Hocamız, konuşmasında Maide Suresi 3. ayetinde geçen “Bugün size dininizi tamamladım” ayetini merkeze alarak, İslam’ın kemale erişi ve bu ayetin nazil olduğu Veda Haccı’nı anlatır. Ayetin zahiren İslam’ın zaferini müjdelemesine karşın, Hz. Ebu Bekir’in bu ayeti Peygamber’in vefatının yaklaştığına dair bir işaret olarak algıladığını belirtir. Bu olay üzerinden, her kemalin ardından bir zevalin olacağı hakikati vurgulanır ve hutbenin devamında muhtelif konulardan bahsedilmektedir.
09-05-2025 2281
Muhterem hocamız hutbesinde tövbe ve istiğfarın kalp temizliği üzerindeki etkisini anlatıyor. Günahların insan ruhunda nasıl izler bıraktığı, ancak tövbenin bu lekeleri temizlediği örneklerle anlatılıyor. Peygamberimizin her gün 70 ila 100 kez tövbe ettiğinden bahsedilerek, tövbe ve istiğfarın günlük hayatta nasıl uygulanması gerektiği üzerinde duruluyor ve muhtelif pekçok konudan bahsediliyor.
27-11-2024 864
Muhterem Abdullah Demircioğlu Hocamız sohbetinde zikrullahın ve toplu halde yapılan zikir halkalarının önemini anlatıyor, Peygamber Efendimizin zikir halkalarını cennet bahçelerine benzettiğini ifade ediyor. Ayet ve hadislerle Cenab-ı Hakkı zikretmenin ehemmiyetini, tasavvufi hayatın güzelliklerini açıklıyor ve muhtelif konulardan bahsediyor.
27-11-2024 17888
Muhterem Hocamız sohbetinde hutbenin nasıl dinlenmesi gerektiği, nerelerde cemaatin dualara amin diyebileceği, hutbenin adabı gibi konulara değiniyor ve Cuma namazının ve gününün ne kadar önemli olduğunu dinleyicilerine açıklıyor.
22-10-2024 10866
Abdullah Demircioğlu Hocamız hutbesinde Cuma gününün faziletini hadislerle açıklıyor ve beş vakit namazın ehemmiyetine vurgu yapıyor. Kuran-ı Kerim okumanın önemini ve faziletini, Kuran aşıklarının hallerini tarihi şahsiyetlerden örnekler vererek ifade ediyor. Fetö ve benzeri yapılanmaların dinimize ve ülkemize ne denli zararlar verdiğini dinleyicilerine aktarıyor.
18-10-2024 10854
“Biriniz beni anasından, babasından ve bütün insanlardan daha çok sevmedikçe gerçek mü’min olamaz”
14-09-2024 14745
Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Kullarım, beni sana sorduklarında, bilsinler ki, ben onlara çok yakınım. Dua edenin duasına karşılık veririm. Öyleyse kullarım davetime uysunlar ve bana iman etsinler ki doğru yolu bulsunlar."Bakara, 2/186.
07-05-2024 11747
Hasan-ı Basrî, tabiinin büyüklerindendir. Hicri 21/642 yılında Basra’da doğmuştur. Doğduğu zaman Hz. Ömer halife bulunuyordu. Sahabenin; Hz. Osman, Hz. Ali, Abdullah b. Abbas ve daha birçok ileri gelenleri ile karşılaşmış ve onların sohbetlerinde bulunmuştur. Ashab-ı Kiramdan yüz otuz kişiyle görüşt..
Ebû Talib’in oğlu olan Hz. Ali (k.v.), soy itibarıyla Abdulmuttalib b. Hâşim b. Abdi Menâf b. Kusay’a ulaşır. Annesi Fâtıma binti Esed b. Haşim b. Abdi Menâf’tır. Annesi ilk defa bir Haşimî dünyaya getiren kadın olarak bilinir. İslam üzere hicretten sonra Medine-i Münevvere’de vefat etmiştir. Hz. Al..
Her şey bir şeydir, cahil ise hiçbir şeydir diyen dinimiz, alimi baş tacı yapmıştır. En yüksek rütbenin ilim rütbesi olduğunu söylemiştir. Hatta alimlerin mürekkebi şehidlerin kanından daha üstündür...
Hamd Cenâb-ı Allah (c.c.)’a mahsustur. Selam, Cenâb-ı Allah’ın seçkin kulları üzerine olsun. Allah (c.c.) sana ikram eylesin. Ben tasavvuf ehlinin devamlı yaptığı zikir halkalarının meşruiyetinden, mescitlerdeki açık zikir hakkında ve tehlil ederken sesi yükseltmek hususundaki durumları sordum. Acab..
Rasûlüllah (s.a.s.) Efendimiz, simâca insanların en güzeli, ahlâk yönünden de insanların en üstünüydü. ``Sizin en hayırlınız, ahlâken en üstün olanınızdır.´´ ``Ben ancak güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim´´ buyurmuştu. Nitekim Kur´ân-ı Kerîm´de ``Aziz Peygamberim, şüphesiz sen en üstün bir ah..
Ebû Tâlib’in hanımı olan Fatıma binti Esed, Mekke’de Müslüman olmuş, Allah yolunda Medine’ye hicret etmiştir. O; iyi halli, ahlaklı ve faziletli bir hanımefendi idi. Peygamberimize küçük yaşta iken mürebbilik etmişti. Peygamberimizin yanında, onun büyük bir mevkii ve itibarı vardı. Efen..
`Ey sevgilicik! Ağlama!(4) Sus!(5) Ben, senin baban olursam, Âişe de annen olursa, razı olmaz mısın?’..
Ben dördüncü kat gökte bulunan bir meleğim. Sen ilk dua ettiğin zaman göğün kapılarının gıcırdayıp ses verdiğini işittim...
``Benim dünya ile ne işim var? Ben dünyada yolculuğu sırasında bir ağaç altında gölgelenen, sonrada oradan geçip giden bir yolcu gibiyim.´´(İbn Mâce, Zühd 409)..
Abdullah b. Abbâs (r.a) der ki: "Rasûlullâh (a.s)’ın gece, nasıl namaz kıldığını göreyim diye, zevcesi olan teyzem Meymûne binti Hâris’in evinde yattım. O zaman, ben on yaşlarında idim." ..
Peygamberler (a.s) tarafından, emir ve tavsiye edilen fiillere, fıtrat sünneti denir. Başka bir deyişler fıtrat; bütün Peygamberlerin (a.s) benimsedikleri ve üzerinde birleştikleri sünnettir. ..
Hz. Ebû Hüreyre der ki:"Ben Allah Rasûlü'nden iki kap ilim aldım.Bunlardan birini halka anlattım. Diğerini eğer meydana çıkarıp anlatacak olsaydım,şu boynum giderdi."..
