Mübarek bedenin Kadir Gecesi’dir. İnsanlar onun yüzünden şerefler, devletler elde ederler. Ruhun da ayın on dördü gibi parlaktır. Onun yüzünden karanlıklar yok olur, gider. Yoksa sen, Hakk'ın takvimi misin? Herkesin talihleri orada yazılıdır. Yoksa sen, mağfiret deryası, bağışlama denizi misin ki..
Rahmân ve rahîm olan Allah’ın adıyla… 1. Biz onu (Kur’ân’ı) Kadir gecesinde indirdik. 2. Bilir misin nedir Kadir gecesi? 3. Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır. 4. O gece melekler ve ruh, rablerinin izniyle her bir iş için iner dururlar. 5. O gece tan yeri ağarıncaya kadar esenlik doludur...
Tasavvufta ruhtan sıkça bahsedilir: “Sana ruhtan sorarlar. De ki: Ruh Rabb´imin emrindendir. Size ilimden pek az şey verilmiştir.”(İsrâ, 17/85)ayetine rağmen bu bilgiler nereden çıkmıştır?..
Gerek hayatlarında, gerek ölümlerinden sonra peygamberler veya velîlerden birini hatırlamak, düşünmek, onların şekillerini veya rûhâniyetlerini kalbinde tahayyül ederek, onların tavır ve davranışlarına bürünmeye çalışmak, kalbi bir râbıta ile onlara sevgi duymak ve saygı göstermek, böylece onlardan ..
Gerek hayatlarında, gerek ölümlerinden sonra peygamberler veya velîlerden birini hatırlamak, düşünmek, onların şekillerini veya rûhâniyetlerini kalbinde tahayyül ederek, onların tavır ve davranışlarına bürünmeye çalışmak, kalbi bir râbıta ile onlara sevgi duymak ve saygı göstermek, böylece onlardan ..
Kur’ân-ı Kerimde hasetten bahseden bazı âyet-i kerimelerde Rabbimiz (c.c) şöyle buyurmaktadır: “Ehl-i Kitaptan birçoğu, hak kendilerince besbelli olduktan sonra, ruhlarındaki hasetten ötürü sizi îmanınızdan sonra küfre döndürmek hevesine düştü.(Bakara, 109)..
İçimde garip bir yanma hissiyle, iliklerime kadar titrer bir halde olduğum yere diz çöktüm. Yanında bulunmanın verdiği huzur, sukunet hali ile gözlerimi alamadığım ama bakarken göz göze gelmekten çekindiğim ak sakallı, nur yüzlü bu güzel insan sanki bin dört yüz yıl öncesinden çıkıp gelmiş gibiydi. ..
Abdulkadir Geylani´nin (k.s) tasavvuf sisteminde en çok üzerinde durduğu, en çok önem verdiği unsur kalptir. Çünkü seyr u sülûk kalp ile yapılır. Vuslat, kalbin vuslatıdır. Tevekkül, zühd, takva, vera, ihlas, sabır, rıza, v.s. hepsinin odağı kalptir. Marifet, ilim, kurbiyet vb. kalpte olur...
Sufilere göre insanın cennette yaratılıp dünyaya gönderilmesi, dünyadaki tekâmülünü tamamlayarak Hakk’a yükselmesi için bir fırsattır. İmam-ı Rabbânî, Kur’an ve Sünnet verilerinden yola çıkarak insan ruhunun niçin bu sefil dünyaya düştüğünü ve nasıl tekrar Rabbine yükseleceğini doksan dokuzuncu mekt..
Ne çok acı var! Ne çok hüzün… Ne çok keder birikmiş elimizde avucumuzda… Ne çok dert, ne çok sorun sağanak sağanak yağmış üzerimize. Hastalık, açlık, susuzluk, fiziki, ruhsal birçok sıkıntılar… Adını duyduğumuz, duymadığımız nice imtihanlar… Evet, şunda kuşku yok; Neredeyse yok denecek kadar a..
1. Allah’ı zikretmek her zaman lâzımdır. Bunun için maddenin getirdiği ağır bunalımlardan kurtulup kalp ve ruh huzuruna ermek ancak Cenab-ı Allah’ı çokça zikretmekle mümkün olur 2. Nefsini tezkiye ve terbiye etmekle, Allah’ın rızasını kazanmaya talip olan mürit, günlük zikrini hiç aksatmadan yapma..
Affetmek insanı yüzeysellikten kurtarır ruhunu esir eden kin nefret intikam gibi duygulardan arınarak hafiflemesini, hayata sevgi ile bakabilmesini sağlar...
Ey kardeşim, bilmiş ol ki Allah Teâlâ insanı iki muhtelif şeyden yaratmıştır. Birincisi cisimdir ki bu zulmânî, kesif [katı, donuk, yoğunluğu bulunan], sonradan meydana gelen ve bozulmayla yüz yüze olan, organik ve kimyasal bileşiklerden oluşan ve de varlığının devamını haricî faktörler olmaksızı..
Tasavvuf yolu manevi bir kurumdur. Bir ruh ve gönül okuludur. Manevi tıp Üniversitesidir. Bu okulların Profesörleri de doktorları da Mürşid-i Kâmillerdir. İrşad eden, yol gösteren, tedavi eden kimselerdir. Nasıl doktor şifa veremez ama şifa yolunu, ilacını, hocalarından gördüğü şekilde uygular ve so..
Muhtemeldir ki, sır da ruh gibi beden kalıbına tevdi edilmiş bir latifedir. Sûfilerin esasları ve prensipleri, sırrın müşâhede (ulûhiyyeti seyr ve temaşa) mahalli olduğunu icap ve ifade etmektedir.Nitekim sırrın sırrı ise, Hakk’tan başkasının muttali olamadığı şeydir. Sufîlerin ıstılahına ve esaslar..