Peygamberimiz (a.s), hicret yolunda Hz. Ebu Bekir, Âmir b. Füheyre ve Abdullah b. Uraykıt ile birlikte Ümmü Ma'bed adında birinin çadırına uğradı. ..
... Abdullah b. Übeyy b. Selûl yine öteden beri yapmakta olduğunu yapmak için ayağa kalkınca, Müslümanlar elbisesinin eteklerinden çekerek, ona:..
Mekke’de Rasûlullah’tan (a.s) sonra Kur’ân-ı Kerîm’i yüksek sesle ilk okuyan kişi Abdullah b. Mes’ud idi: Bir gün, Rasûlullah’ın (a.s) ashabı toplanıp: “Kureyşîler şu Kur’ân’ın yüksek sesle okunduğunu hiç dinlemediler. Kur’ân’ı onlara yüksek sesle okuyup dinletecek kim var?” dediler. ..
Abdullah b. Abbâs (r.a) der ki: "Rasûlullâhın (a.s) gece, nasıl namaz kıldığını göreyim diye, zevcesi olan teyzem Meymûne binti Hâris’in evinde yattım. O zaman, ben on yaşlarında idim."..
Sehl diyor ki: “Daha üç yaşımda iken kalkar ve sabaha kadar uyumayan dayım Muhammed b. Süvâr’ın nasıl namaz kıldığına bakardım. Dayım bana, git, uyu, çünkü kalbimi meşgul ediyorsun, derdi.”..
Hamd Allah’adır. O’na hamd eder, O’ndan yardım, hidayet ve mağfiret dileriz. Nefislerimizin kötülüklerinden ve amellerimizin kötülerinden de Cenâb-ı Allah’a sığınırız...
Tasavvufun belli bir şeklini yaşamak için “şeyhin” lüzumlu ve gerekli, diğer bir şeklini yaşamak için ise şart ve zorunlu olduğunu belirten sûfiler; bu yola girmemenin doğuracağı zararları ve bunun yol açacağı manevî felaketleri göstermekten geri durmamışlardır. Bu yolda bazıları yolunu kaybeder, şe..
Tarık b. Abdullah el-Muharibî, bir müşahedesini şöyle anlatır: “Rasûlullah’ı (s.a.s) Zü’l-Mecaz panayırında görmüştüm. Kendisinin üzerinde kırmızı bir cübbe bulunuyor, en yüksek sesiyle:..
Amr b. Abdullah el-Cühenî şöyle rivayet etmiştir: “Ali’yi (a.s) bir izâr ve bir ridâya bürünmüş oldu¬ğu halde elinde bir kamçıyla gördüm. Sanki bedevî bir Arâbîydi. Karâbîs çarşısına kadar geldi. Üç dirhemlik bir gömleğe sahip çıktı. Satıcı onu tanıyınca vazgeçti. Ondan bir şey almadı. Başka birisi..
Sütannesi Halime Hatun yemin ederek der ki: “...[Muhammed (a.s)], sütkardeşi [Abdullah] ile birlikte evlerimizin arkasında küçük kuzu-larımızın yanında bulundukları sırada, sütkardeşi telaş ve heyecanla koşarak bize geldi. Bana ve babasına:..
Büyük velilerden, hakikat şehidi… İsmi Hüseyin b. Mansûr, künyesi Ebu’l-Mugis’tir. 858 (H.244) yılında İran’ın Beyzâ şehrinde doğduğu rivayet edilmektedir. 919 (H.306) yılında ise idam olunarak şehit edildi. Gençlik yıllarında Tuster’de büyük velîlerden Sehl b. Abdullah et-Tusterî (k.s) hazretler..
Derler ki: Dünyada dördüncüsü olmayan üç kişi vardır. Nişabur’da Ebû Osman, Bağdat’ta Cüneyd, Şam’da Ebû Abdullah b. Cellâ...
Şefkat ve merhamet, Allah’ın yarattıklarına acımak, onların her zaman iyiliğini düşünmek, mutlu olmalarını istemek ve onlara sürekli yardım isteği taşımaktır. Cenâb-ı Hak, Kur’ân-ı Kerîm’inde, Peygamber Efendimiz hakkında: “(Rasûlüm!) Biz seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik” (Enbiyâ, 21/1..
Abdullah ibn-i Hubeyb (r.a) şöyle dedi: Rasûlullah (s.a.s) bana şöyle buyurdu: “Akşam ve sabah vakitlerinde Kulhüvallâhü ehad.....
Abdullah b. Abbâs (r.a) der ki: "Rasûlullâh (a.s)’ın gece, nasıl namaz kıldığını göreyim diye, zevcesi olan teyzem Meymûne binti Hâris’in evinde yattım. O zaman, ben on yaşlarında idim."..
Daha önce Abdullah DEMİRCİOĞLU Efendi Hazretleri’ne arz edilip, kendisi tarafından cevaplandırılmış soruları sizlere takdim ediyoruz. S.1. Tasavvuf cemaati “ilm-i ledün” ismi altında Rasûlullâh’ın (s.a.s) sünnetlerini tahrip mi ediyor? C.1. İlm-i Ledün adı altında Rasûlullâh’ın (s.a.s) sünnetlerin..