Annesi Babası kendisinden razı olmadığı kimseler cennet kokusunu duyamayacaklardır...
Rasûlullah (s.a.v) Efendimiz şöyle buyurdu: “Bir kimse ki, kendi gibi yaratılmışa dayanır, o melundur.” Melun: Lanete uğramış, herkesin nefretini celbeden kimse, demektir. Hayret. Çoğu kimseler, bu lanet halkasına takıldı, hayret. Halkın çoğu aynı yolda. Allah'a dayanan, bir tane denecek kadar a..
Evet, bir insanın öldükten sonra hayırla anılması, o kimsenin ebediyyen yaşaması demektir. Böyle bir şerefe mazhar olan Osmanlı hanımlarından biri de, Tanzimat devrinin meşhur vezirlerinden Yusuf Kamil Paşa’nın zevcesi Zeynep Hanım’dır. Bu hayırsever kadının en büyük eseri hiç şüphesiz Zeynep Kamil ..
Şüphesiz ki, Mevlânâ Celâleddin-i Rumî veya diğer tasavvuf büyükleri denilince, İslâm’ı taviz vermeden yaşayan kimseler anlaşılır. Hakiki mutasavvıf bunlardır. Hem şu da kesin olarak bilinmelidir ki, bu tasavvufî hayat Peygamberimizin, sahabîlerin, tâbiînin ve ondan sonra gelenlerin İslâmî yaşayışla..
Allah’ı unutan ve bu yüzden Allah’ın da kendilerine kendilerini unutturduğu kimseler gibi olmayın. İşte onlar fasık kimselerin ta kendileridir. (Haşr/19 ..
Hazret-i Hüseyin (r.a), Rasûlullah (s.a.s) Efendimizin sevgili ikinci torunu... Hazret-i Ali (r.a)'ın küçük oğlu... “Şehid” lakabıyla meşhur... Başına gelen acı hadiseler dolayısıyla İslâm ümmetinin yüreklerini sızlatan bir yiğit... “Kerbelâ Şehidi” diye tanınan bir sevgili mazlum insan... O, ..
Rasûlüllah (s.a.v.) Efendimiz, “Bir kimse malî bakımdan imkân bulur da kurban kesmezse, sakın bizim namazgâhımıza yaklaşmasın! İbn Mâce, Sünen, Edâhi, 2; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 2, 321" buyurarak îkaz ve irşad etmişlerdir. ..
• Gökyüzünden, Ülker yıldızından cana şöyle bir ses geldi: "Sen, yeryüzüne mensup değilsin; sen, ötelerden geldin! Bu yüzden, aklını başına al da, yücelere yüksel, tortu gibi dibe çökme! • Hiç kimse eşinden dostundan, eski bildiklerinden bu kadar uzun müddet seferde, yolculukta kalamaz! Bu ne bitme..
Tasavvuf yolu manevi bir kurumdur. Bir ruh ve gönül okuludur. Manevi tıp Üniversitesidir. Bu okulların Profesörleri de doktorları da Mürşid-i Kâmillerdir. İrşad eden, yol gösteren, tedavi eden kimselerdir. Nasıl doktor şifa veremez ama şifa yolunu, ilacını, hocalarından gördüğü şekilde uygular ve so..
Vecdin hakikati ve mahiyeti hakkında halkın uzun konuşması vardır. Halktan, sûfileri ve dinleme ile ruhlar arasındaki münasebet yönüne bakan hakîmleri kastediyorum. Bu bakımdan biz, onların sözlerinden, lafızlar ve deyimler nakledelim. Sonra oradaki hakikati keşfetmeye çalışalım. Zünnûn-i Mısrî şöy..
Allah cc. hiçbir kimseye gücünün yettiğinden fazla birşey yüklememiştir...
Hocamız sohbetinde Sahabeden Hz. Harise Efendimizin ibret verici kıssasını anlatıyorlar ve Canab-ı Hakka yaklaşmada zikrullahın önemine vurgu yapıyorlar.....
Açmak anlamına gelen fetih/feth kelimesi tasavvufta çok değişik anlamlarda kullanılmıştır. Allah Teâlâ buyurur: “Allah’ın insanlara açtığı bir rahmeti kimse engelleyemez.”(Fatır, 35/2)Hakk Teâlâ kuluna bir rahmet ve nimet kapısı açarsa kimse o kapıyı kapatamaz. Bu ayette geçen “açmak” (feth) ifade..
“Mü’min kendisiyle iyi geçinilen kişidir. İyi geçinmeyen ve geçinilmeyen kimsede hayır yoktur.” (Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 400) Ülfet; samimi olmak, insanlarla ünsiyet etmek, iyi geçinmek, onlarla anlaşmak demektir. Asr-ı saâdette vuku bulan şu hadise ülfet kavramıyla birebir örtüşür mahiye..
“Resûlüm! Hem kendinin hem de mümin erkeklerin ve mümin kadınların günahlarının bağışlanmasını dile!” (Muhammed, l9) Varlığın hazzını, yokluğun, yoksulluğun, kimsesiz ve yetim olmanın acılarını ve hüzünlerini ed-Dulıâ süresinde de zikredildiği üzere yaşayarak öğrenen Hz. Peygamber, ilâhi vahyin anl..
Müminler ancak, Allah anıldığı zaman yürekleri titreyen, kendilerine Allah'ın âyetleri okunduğunda imanlarını artıran ve yalnız Rablerine dayanıp güvenen kimselerdir...