Hz. Ömer (ra) anlatıyor: "Peygamberimizin huzuruna Hevazin kabilesinden bir takım esirler getirilmişti. İçlerinde emzikli bir kadın da vardı. Ancak bu kadın, çocuğunu kaybetmişti. ..
Yüceler yücesi Allah Teala buyurdu ki: "Bir zaman Allah peygamberlerden ahit almıştı: 'Ne zaman size bir kitab ve hikmet verirsem ve sonra size bir peygamber gelip onu tasdik ederse, ona mutlaka iman edecek ve yardım edeceksiniz." (Âl-i İmrân, 3/81) Başka bir ayet-i kerimede ise şöyle buyurmakta..
Haktan gelen şerbeti içtik elhamdülillah Şol kudret denizini geçtik elhamdülillah Şol karşıki dağları meşeleri bağları Sağlık sefalık ile geçtik elhamdülillah..
Ey cemaat! İçinize sinen manevî şeytanın boynunu, kelime-i tevhidi ihlâsla söyleyerek kırınız. Mücerred kelime ile yetinmeyiniz. Tevhid kelimesi şeytanı yakar; fakat onu tam söyleyebilmek mesele. O büyük kelâm, iman sahiplerine nur, şeytan tayfasına ateş olur. Kalbinde binlerce ilâh yattığı hâlde ..
Fatih Sultan Mehmed’in büyük velî Ebu'l-Vefa hazretlerine karşı hususi bir sevgisi vardır. Günün birinde dayanamaz, Ebu'l-Vefa hazretlerinin dergahına gider. Ancak Ebu'l-Vefa Hazretleri “Hayır!” der, “Görüşmesek daha iyi!” ..
Kâinatın en muhteşem varlığı olan insan çok hassas bir denge üzerinde yaşamaktadır. Ölçüsüz bir ilaç, yüksek ateş veya aşırı bir üzüntü bu dengeyi bozmakta ve insan “düşmek”tedir. Aynı denge kâinatta da vardır. Çağdaş insan “teknik” adına, “teknik buluş” adına, bu nizama müdahale etmekte, tabiatın ..
Zemzem, çok mübarek ve gıdalı bir sudur. Hz. Hacer ve Hz. İsmail, uzun müddet yemek yemeden bu suyla idare ettiler. Bir hadiste Peygamber Efendimiz Zemzem'in bu hususiyetine işaret etmiştir...
İmam-ı Gazali hazretleri, ‘‘Anatomi ve astronomi ilimlerini bilmeyen, Allahü Teâlâ’nın varlığını ve kudretini iyi anlayamaz’’ buyuruyor...
...Hz. Peygamber ve bütün peygamberler, “O peygamberler ki Allah’ın gönderdiği emirleri duyururlar, Allah’tan korkarlar ve O’ndan başka kimseden korkmazlar.” (Ahzâb, 33/39) âyetinde ifade edildiği üzere korkusuzdurlar. ..
Anadolu`da yetişen velîlerden. 1903 (H.1321) senesinde Erzurum`un Cedid mahallesinde doğdu. İsmi, İbrâhim Hakkı`dır. Erzurumlu İbrâhim Hakkı hazretlerinin neslindendir. Anne tarafından dedesi Hacı Mâhir Efendi, Rıfâî tarîkatı şeyhiydi...
Hikâye ederler ki: Şakik Belhi, Cafer b. Muhammed'e (Sâdık) fütüvvetin ne olduğunu sormuş, o da: “Bu konuda senin fikrin nedir?” demiş...
Peygamber Efendimiz (s.a.s), başına gelen birbirinden çetin ibtilâları büyük bir olgunlukla karşılamış; çizgisini, moral ve motivasyonunu asla kaybetmemiştir. Peki, bu kadar sıkıntı, tasa, imtihan içerisinde nasıl oluyordu da o mübarek çehresinden tebessüm hiç eksik olmuyordu! Her şeyden önce O’nu..
İnsanlığın kültür tarihi halim-selim, uysal birçok âlim, arif ve sanatkârı tanıdığı gibi muhalif, kafa tutan, heterodoks şahsiyetlere de şahittir. Bu genellemeyi İslâm dünyası için de yapmanın hiçbir mahzuru yoktur. Yaklaşık 1500 yıldır İslâm dünyasının değişik coğrafyalarında farklı mezhep, ekol v..
Emînü'l-Ümme lâkabıyla anılan, ilk müslümanlardan ve aşere-i mübeşşereden olan sahâbî. Asıl adı Amir b. Abdullah b. el-Cerrâh'tır. Kureyş kabîlesinin Fihroğulları'ndandır. Nesebi, Rasûlullah'ın nesebiyle dedelerinden Fihr'de birleşir...
Sabah namazı, tatlı uykular bölünerek sıcak yataktan kalkılarak yağmurda-çamurda Allah'ın evine, O'nunla buluşmanın heyecanı ile gidilen güzide bir namazdır. Bununla birlikte o, nefse belki de namazların en zor gelenidir. Bunun için sabah namazını cemaatle eda etmenin kıymeti büyüktür...
Hadîs-i şerîflerde buyruldu ki: “Her kim, Vâkıa sûresini her gece bir defa okumayı âdet haline getirirse, ömründe fakirlik görmez.” “Vâkıa sûresi zenginlik sûresidir. Onu okuyunuz, kadınlarınıza ve çocuklarınıza öğretiniz.”..