Hocamız “Sünnetleri İhya Etmek” başlıklı dersinde, Kur’an’ın birinci, Sünnet’in ikinci kaynak olarak önemini, hadis ilminin râviler aracılığıyla titizlikle korunmasını ve sahih sınıflandırmaların güveni sağladığını anlatır; uydurma rivayetlere karşı uyarır, hadis ilmini yaşatmanın bereketini ve sünn..
Efendimiz ﷺ buyuruyor: “Bir topluluk Allah’ı zikretmek için bir araya gelirse, onları melekler kuşatır, üzerlerine rahmet iner, kalplerine sekînet dolar.” (Müslim, Zikr 40) Resûlullah ﷺ buyurmuştur: “Kim Allah yolunda can vermeyi gönülden isterse, yatağında ölse bile Allah ona şehit..
Abdullah Demircioğlu Hocamız hutbesinde, Kur’an’ın “oku ve namazı dosdoğru kıl” emrinin tüm müminlere hitap ettiğini hatırlatarak Kur’an’ı okumak, anlamak ve sünnetle birlikte yaşamanın önemini vurguluyor; namaz, zekât ve orucun kulun ahlakını güzelleştirdiğini, cuma adabı ve samimi ibadetin değerin..
Kur’an-ı Kerîm, denizlerin ve yeryüzünün insana hem rızık hem de Allah’ın kudretini tefekkür vasıtası olarak verildiğini, balık, inci, mercan ve bereketli toprak ürünlerinin aslında birer emanet olduğunu bildirir. Bugün ise denizlerin plastiklerle, toprağın kimyasallarla kirletilmesi, insanların ken..
Kur’ân-ı Kerîm’de en çok zikredilen peygamberlerden biri olan Hz. Musa’nın kıssası, iman, sabır ve Allah’a tevekkülün örneklerini sunar. Firavun’un zulmüne karşı kavmini hürriyete ve tevhide davet eden Hz. Musa, Allah’ın mucizeleriyle desteklenmiş, İsrailoğulları’nı denizi yararak kurtarmış, Firavun..
Muhterem hocamız misafir olduğu bir kardeşimizin evinde; Kurban İbadeti, Takva, Osmanlı da Fahreddin Paşa ve Medine Müdafaası, Haccın şartları, Hacı Mustafa Hayri Baba Hazretlerinin Medine Yolculuğu ve eşkiyaların yol kesme hadisesi, Hz. İbrahim ve Hacc çağrısı konularına temas ediyor ve duâ ile so..
Muhterem Abdullah Demircioğlu Hocamız, Nevşehir Kozaklı konuşmasında olaylara sadece akılla değil, kalp ve mana gözüyle bakmak gerektiğini vurguluyor; sohbet meclislerine meleklerin dahi iştirak ettiğini, Kur’an ayetlerinin gönüller üzerindeki derin tesirini, İslami kardeşlik, birlik, tevekkül, vefa..
Resûlullah (s.a.v.) hayatının her anını Allah’ı zikrederek geçirir, hiçbir zaman gaflete düşmezdi. Abdullah Demircioğlu’na göre zikir, sadece dil ile yapılan bir ibadet değil; kalbin, davranışların ve bilincin Allah’a yönelmiş haliydi. Bu hal, sahabelere de sirayet etmişti. Dolayısıyla Müslüman, Res..
Kıyamet günü… Arşın gölgesi dışında hiçbir sığınak yok. Herkes kendi nefsiyle meşgul, herkes kendi hesabının telaşında...
Bu sohbetinde Abdullah Demircioğlu Hocamız, Hz. Muhammed’in her hâl ve ânında Cenâb-ı Mevlâ’yı zikrettiğini örneklerle anlatıyor. Müminin zikir hayatında sürekliliğin önemine, dilin, kalbin ve hâlin bir bütün olarak Allah’a yönelmesine dikkat çekiliyor. Zikr’in sadece sözlü ifade değil; duruş,..
Bu sohbetinde Abdullah Demircioğlu Hocamız, Cuma Suresi’nin 9-11. ayetlerini ele alarak müminlerin ezanla birlikte dünya işlerini bırakıp Allah’ın çağrısına icabet etmesi gerektiğini hatırlatıyor. Namazdan sonra rızık aramanın meşru olduğunu, ancak zikri terk etmeden yapılması gerektiğini vurguluyor..
Rabbim! Ben yenik düştüm, Sen nusretinle yardım et. Kırılmış kalbimi onar, parçalanmış hâlimi toparla-birleştir. Çünkü Sen, evet Sen, Rahman ve Muktedir olan Rabb’sin.....
Abdullah Demircioğlu Hocamız bu sohbetinde, Kur’an ayetlerinin bağlamından kopuk okunamayacağını vurgular. Ayetlerin önceki ve sonraki ayetlerle birlikte değerlendirilmesi gerektiğini, yüzeysel yorumların hatalara yol açtığını belirtir. “Yeryüzünü gezin” gibi ifadelerin de ancak bütüncül bir okumayl..
Bu hutbede Abdullah Demircioğlu Hocamız, yeni hicrî yıla sağlık ve afiyetle ulaşmanın Allah’ın bir lütfu olduğunu hatırlatarak şükrün önemini vurgulamaktadır. Şükürle birlikte sabrın da müminin her hâlini hayra çeviren temel bir tutum olduğunu ifade etmektedir. Ayrıca hidayet üzere olmayanlar için d..
Bu hutbede, Kur’ân ayetleri ve dualarla başlanır, bayramın manevi güzellikleri ve cennet müjdesi hatırlatılır. Abdullah Demircioğlu Hocamız, imansız ve ahlaksız nesillerin ayakta kalamayacağını vurgular; insanın yaratılıştan beri büyük bir varlığa inanma ihtiyacı olduğunu ve bu inancın doğru rehberl..
Zikirsiz kalpler taşlaşır, zikre devam eden gönüller ise gülistan olur.....