Uyuyoruz uyuyoruz...Uyku tatlı mı geliyor ne? Uyuyoruz habire... Namazda uyuyoruz, zikirde uyuyoruz, işimizin başında uyuyoruz...Yani yaptığımıza şuurumuz yok. ..
Zikre oturur oturmaz gözler yumulur, eller diz üstünde rabıta halinde bulunulur...
İmam Nevevî ve Duası, büyük İslâm âlimi ve şüphesiz Allah’ın sevgisini kazanmış büyük evliyasından biri olan İmam Nevevî Hazretleri’nin ibretli hayatını ve her gün okumayı âdet haline getirdiği zikir ve duasını içeren kıymetli bir eser...
Tasavvufta zikir ve sohbet meclisleri müridin yetişmesinde, maneviyatta yükselmesine sebep olan en önemli meclislerdendir. Mürid, mutlaka bu meclislere iki eli kanda dahi olsa iştirak etmelidir...
Bu mübarek zikir yolunun manevî evlatlarıyız. Allah, bu manevî evlatlarımızı kabul buyursun. Allah, bu yolun kabul edilmişlerinden, mahsuplarından, mensuplarından eylesin...
İnsanı zikir-fikir geliştirir. Fakat ona gerçek anlamda faydası dokunacak olan rabıtadır. Yunusemre hazretleri diyor ki;..
Evladım! Dünya ve ahret saadeti ancak Allah’ı zikirdedir. Allah’ın zikrini yapanlar dünya ve ahret selamet ve saadetine ererler. Şeriatla tarikatla amel edenler muvaffak olurlar. Yolumuz, şeyhimiz, mürşitlerimiz, pirlerimiz büyük zatlardır. Kuvvetli bir yoldur. Büyük bir caddedir. Çalışan mahru..
Ummî Bistamî babasının şöyle dediğini hikâye eder: “Kalenin duvarlarının dibinde Hakk Sübhânehû ve Teâlâ’yı zikretmek için Bayezid bir defa serhaddaki kaleye gitmiş, fakat zikir yapmadan sabaha kadar orada kalmıştı. Bunun sebebini sorunca dedi ki: Çocukluğumda ağzımdan çıkan hoş olmayan bir kelimeyi..
Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: "Allah'ı zikretmek için bir mecliste oturanları, melekler, halka çevirerek kuşatırlar. Allah'ın rahmeti kendilerini kapsar ve Allah Teâlâ, onları nezdinde bulunan kimselerin yanında anar." (İmam Ahmed, Ebu Ya'lâ ve Taberânî) "Sadece Allah rızası için bir araya geli..
“Mutlak zikir kemâline masruftur.” fehvasınca, veli, kutup, gavs, keramet vb. kavramlar işitildiğinde akla ilk gelen isim şüphesiz Şeyh Abdülkadir Geylânî’dir. Zira İslâm tarihinde adı bu kavramlarla yan yana gelen en meşhur kişi odur. Onun için de sultanu’l-evliya, kutbu’l-a’zam, gavsu’l-azam, kutb..
Mürşid edinmeksizin zikir ve fikir etmek mümkün olmaz mı? diye sorarsan, âdâb, erkân ve usûlüne uymak şartıyla evet derim. Ancak rûhânî terakki ve manevî yükseliş kolay olmaz...