Muridan
Dua ve İcâbet

Dua ve İcâbet

Hz. Aişe (r.anhâ) şöyle anlatmaktadır: “Rasûlullâh (s.a.s) Medine’ye gelişinde bir gece uyuyamadı ve:

 “Keşke ashabımdan salih bir zat bu gece beni korusa” diye dua buyurdu. Biz bu durumda iken dışarıdan bir silah hışırtısı duyduk. Rasûlullâh (s.a.s):

 “Kim o?” dedi. Gelen zat:

 “Sa’d b. Ebî Vakkas’ım” karşılığını verdi. Rasûlullâh (s.a.s), ona:

 “Neden buraya geldin?” diye sorduğunda Sa’d, şöyle cevap verdi:

 “İçime Rasûlullâh (s.a.s) hakkında bir korku düştü de onu korumak için geldim.” Bunun üzerine Rasûlullâh (s.a.s) ona dua etti ve sonra da uyudu.”(Müslim, Fedâilu’s-Sahâbe, 5)

 İşte Rasûlullâh’ın (s.a.s) kendisi için duyduğu endişeyi Allah Teâlâ bu seçkin insanın kalbine ilham etmiş ve onu Rasûlünü korumak için harekete geçirmişti. Buradan, Sa’d (r.a)’in, İslâm davasını yüceltmek ve düşman güçlerin ona karşı komplolarını engellemek için o kadar büyük bir özveriyle çatıştığı açıkça anlaşılmaktadır. Onun Rasûlullâh’a (s.a.s) karşı duyduğu sevginin sınırsızlığı, Uhud’da olduğu gibi daha sonraları da onu kendi nefsini feda ederek korumaya sevk etmiştir.

Top