Tarık b. Abdullah el-Muharibî, bir müşahedesini şöyle anlatır: “Rasûlullah’ı (s.a.s) Zü’l-Mecaz panayırında görmüştüm. Kendisinin üzerinde kırmızı bir cübbe bulunuyor, en yüksek sesiyle:
‘Ey insanlar! ‘Lâ ilahe illallah / Allah’tan başka hiçbir ilah yok!’ deyiniz de, kurtulunuz!’ buyurarak sesleniyordu.
Bir adam da elindeki taşla, onu takip ediyor ve:
‘Ey insanlar! Sakın ona itaat etmeyiniz! Çünkü o bir yalancıdır!’ diyerek bağırıyordu.
Attığı taşlarla, Rasûlullah’ın (a.s) ayak bileklerini kanatmıştı.
Oradakilere, Rasûlullah (a.s) hakkında:
‘Kimdir bu zât?’ diye sordum.
‘Bu, Abdulmuttalib oğullarından bir gençtir!’ dediler.
‘Ya onun ardına düşen ve ona taş atan da kimdir?’ diye sordum.
(1) Dârekutnî, Sünen, III, 44-45, Ebu’l-Ferec İbn Cevzî, el-Vefâ, I, 182, İbn Esîr, Usdu’l-Gâbe, III, 71, Alâüddin
Ali, Kenzu’l-Ummâl, XII, 49, Halebî, İnsânu’l-Uyûn, II, 153-154.