Muhterem hocamız hutbesinde tövbe ve istiğfarın kalp temizliği üzerindeki etkisini anlatıyor. Günahların insan ruhunda nasıl izler bıraktığı, ancak tövbenin bu lekeleri temizlediği örneklerle anlatılıyor. Peygamberimizin her gün 70 ila 100 kez tövbe ettiğinden bahsedilerek, tövbe ve istiğfarın günlük hayatta nasıl uygulanması gerektiği üzerinde duruluyor ve muhtelif pekçok konudan bahsediliyor.
27-11-2024 5
Bu hutbe, Cuma gününün İslam'daki önemi ve Müslümanlar için bir bayram günü olarak görülmesine dair detaylı bir açıklama sunmaktadır. Demircioğlu, Kur'an-ı Kerim ve hadislerden alıntılar yaparak, Cuma namazının farz oluşu, cemaatle kılınmasının gerekliliği ve ezan okunduğunda iş ve ticaretin bırakılarak camiye gidilmesi gerektiğini vurguluyor. Peygamber Efendimiz'in (S.A.V) hutbelerde yaptığı uyarılar ve öğütler ışığında, sahabelerin Cuma namazı sırasında ticaret için ayrılmasının sonuçlarına değiniyor. Bunun, dünya işlerinin ahiret önceliğine tercih edilmemesi gerektiği fikrini güçlendirdiğini açıklıyor.
27-11-2024 2
08.11.2024 tarihli hutbesinde Muhterem Abdullah Demircioğlu Hocamız tövbe ve istiğfar etmenin gerekliliği vurgulanarak, günah işleyenlerin samimi bir tövbe ile Allah’a sığınmaları gerektiği anlatılıyor. Dinleyicilere hutbe sırasında dikkatli ve saygılı olmaları gerektiği hatırlatılıyor; aksi halde hutbe sevaplarından yoksun kalabilecekleri konusunda uyarıda bulunuluyor. Hutbe boyunca Peygamberimizin günlük 70 kez tövbe ettiği örnek gösteriliyor ve Allah’ın merhametinin 99 kısmının ahirette müminler için saklanacağı belirtiliyor.
27-11-2024 2
Göz dehşetle açıldığı, ay tutulduğu, güneşle ay birleştirildiği zaman; İşte o gün insan “Kaçacak yer var mı?” diyecektir. (Kıyâmet, 7-10)
27-11-2024 2
Muhterem Abdullah Demircioğlu Hocamız sohbetinde zikrullahın ve toplu halde yapılan zikir halkalarının önemini anlatıyor, Peygamber Efendimizin zikir halkalarını cennet bahçelerine benzettiğini ifade ediyor. Ayet ve hadislerle Cenab-ı Hakkı zikretmenin ehemmiyetini, tasavvufi hayatın güzelliklerini açıklıyor ve muhtelif konulardan bahsediyor.
27-11-2024 2
Bu sohbet 22.07.2024 tarihinde Kayseri de yapılmıştır. “Ey iman edenler! Allah’dan korkun, herkes yarın için ne hazırladığına baksın.” (Haşr sûresi, 18)
22-11-2024 120
Muhterem Hocamız sohbetinde yerlerin ve göklerin müminlerin ölümüne ağladığına dair ayetler ve hadislerden bahsediyor. Sohbet İslam'da zikir ve tesbihatın önemi, Cuma namazının fazileti ve meleklerin, hayvanların ve doğanın tesbihatı üzerine derinlemesine bir konuşma içeriyor. Cenab-ı Mevla'yı zikretmenin ve tesbih etmenin emredildiği ve bütün peygamberlerin zikri ve tesbihatı olduğuna değiniyor. Kainattaki her şeyin tesbih ettiği, dağlar, taşlar, ağaçlar ve kuşların da buna dahil olduğundan bahsediyor ve Peygamber Efendimizin hadisleri ile hayvanların tesbihatına dair örnekler veriyor ve muhtelif konulardan bahsediyor.
08-11-2024 526
Ey Müslümanlar! Kâmil imana yükseliniz. İmanınızda sâdık olduğunuzu Cenâb-ı Allah’a gösteriniz.
04-11-2024 598
Muhterem Hocamız sohbetinde Kur'an okurken tefekkür (düşünme) ve tedebbür (derin düşünme) üzerinde durur. Bir saatlik tefekkürün, 70 yıllık nafile ibadetten daha hayırlı olduğu hadis-i şerifi hatırlatılır.
31-10-2024 412
Resûlullah (s.a.v) Minâ’da bulunan Hayf mevkiinde (Bugünkü Hayf mescidinin bulunduğu yerde) şu hitabede bulundu:
30-10-2024 622
625 tarihinde Müslümanlarla, Mekkeli müşrikler arasında gerçekleşen Uhud savaşı, tarihte büyük önemi haizdir...
Lihyân oğulları, İslâmiyet’i kendilerine öğretmeleri için Hz. Peygamber'den muallim istemişlerdi. ..
Rasûlullâh (s.a.s), büyük olsun küçük olsun karşılaştığı Müslümanlara selam verirdi...
`Ey sevgilicik! Ağlama!(4) Sus!(5) Ben, senin baban olursam, Âişe de annen olursa, razı olmaz mısın?’..
Peygamberimiz aleyhisselamın zevcelerinden Hz. Ümmü Seleme’ye, Rasûlullah aleyhisselamın Kur’ân-ı Kerîm’i nasıl okuduğu sorulmuştu. O da:..
Peygamberimiz aleyhisselam yalnız kendi kavminin değil, Hz. Ali’nin dediği gibi, bütün insanların da en doğru sözlüsü ve ahdine en vefalısı idi...
Kur’an-ı Kerim’de iman ehlinin özelliklerinden biri anlatılırken, “Onlar, Allah’ı ayakta iken, oturarak ve yanlarına yaslanmış olarak zikreden kimselerdir” (Al-i İmrân, 191) ve “Ticaret ve alışveriş onları Allah’ı anmaktan alıkoymaz” (Nûr 24/37) buyrulmaktadır. ..
Allah Rasûlü (s.a.s), Medine’ye varışından yaklaşık beş ay kadar sonra muhacir ve ensâr arasında, tarihte “muâhât” olarak isimlendirilen bir kardeşlik tesis etmiştir...
Müslümanlar arasında ne gaibden haber veren kâhinler, ne de geleceği okuyan falcılar vardı. ..
Abdullah şöyle dedi: “Rasûlullâh (s.a.s) bir hasırın üzerine yatıp uyumuş, hasır böğründe iz yapmıştı. ..
Ben dördüncü kat gökte bulunan bir meleğim. Sen ilk dua ettiğin zaman göğün kapılarının gıcırdayıp ses verdiğini işittim...
Rasûlullâh (s.a.s), şaka ve lâtife yapmayı sever, kendisi ile şakalaşılmasından da hoşlanırdı...
Rasûlullâh (s.a.s), özellikle küçük çocuklarla şakalaşırdı. Gerçekten, bunlarla ilgili çok sayıda anı nakledilir. ..
Abdullah adında, bir sahabe vardı. Bir gün pazardan veresiye bazı şeyler almış ve bunları Rasûlullâh’a hediye etmek üzere getirmişti...
