Hadis âlimleri, çok yüksek insanlardır. Râvîleri ile beraber, yüz bin hadîs-i şerîfi ezbere bilene "hâfız" denir.İki yüz bin hadîs-i şerîfi ezbere bilene "şeyhu'l-hadîs" denir. Üç yüz bin ezberleyene, "huccetü'l-İslâm" denir. ..
Abdullah b. Abbâs (r.a) der ki: "Rasûlullâh (a.s)’ın gece, nasıl namaz kıldığını göreyim diye, zevcesi olan teyzem Meymûne binti Hâris’in evinde yattım. O zaman, ben on yaşlarında idim."..
Ey aziz, malûm olsun ki, müfessirler ve muhaddisler ittifak üzere demişlerdir ki: Hak Teâlâ yüksek cennetlerin altında güneş ışığından yetmişbin perde icat etmiştir...
5. Güler Yüzlülük ve Tatlı Dillilik Güler yüzlülük, tebessüm, sadakadır. Mü’minin kalbinin aydınlığı yüzüne vurur...
Ashâbtan Vâsile b. el-Eskâ Hazretleri, yoksul bir zattı, Tebük Seferinden önce bir binek hayvanı arıyordu, Medine çarşısında:..
Kalbin ve ruhun iyi ve kötü vasıflarından ve bu kötü vasıflardan nasıl donatılacağından ve ibadetlerin manevi yönünden, ibadetlerin ruhtaki tedavi ve ruhtaki te'sir ve zararından bahseder ki bu ilme "Tasavvuf İlmi" adı verilmiştir...
Bir insanın bedeni yüz binlerce parçaya ayrılsa, her tarafa savrulup saçılsa ve çürüyüp kaybolsa, yine bunlar Yüce Allah'ın ilminden ve kudretinden dışta kalmazlar...
Anlatmak için anlamak gerekir. Hemen bir soru ile başlayalım. Kaç kişi anlıyor ve kaç kişi anlatabiliyor? Hele hele İslam dininin bünyesinde mevcut tasavvufi hayatı anlamadıktan sonra O´nu anlamak ve anlatmak mümkün mü? Yapılan Mevlânâ´yı anma törenlerine bu merkezden bakmak lâzımdır. Saz ve diğer ..
Hanefi mezhebinde hac dışında namazları birleştirme yoktur. Yolculukta kılanlar ise şafii mezhebini takliden kılmaktadırlar...
1492’de, Sultan Bayezid-ı Velî devrinde, Galata sırtlarındaki Theodore Manastırı’nın harabeleri üzerinde yeni bir bina yükseldi: Galata Mevlevîhanesi...
Evliyanın sözlerine kibâr-ı kelâm denir. Velîler peygambere vâris olan zâtlardır. Binâenaleyh onlar, zuhûr etmedikçe ve gönüllerine ilhâmât havale olunmadıkça mümkün mertebe söz sarf etmezler...
Hırka giymek, Şeyh ile mürit ile arasında bir bağlantı kurmak, müridin nefsi ile kendi arasında şeyhin hakemliğini kabul etmesi ve şeyhine ait elbise ile talibin nefsinde şeyhin iradesinin hakimiyet tesis etmesi demektir...
Şeyh, Allâh’ı kullarına gerçek manada sevdiren, kullarını da Allâh(c.c)’a sevdiren ve yaklaştıran kimsedir. Şeyh, ittiba-i Resul(sav)’u şart koşar ve oraya götürür. Tezkiy-i nefis yoluyla Cenab-ı Hakk’ı bildirir ve sevdirir. Şeyhin üzerinde Cenab-ı Hakk’ın verdiği bir vakar vardır. Şeyhlik yolu..
Menkıbeye göre "Yunus, üç bin şiir söylemiş, bunları araştırıp toplamak ise Molla Kasım (v.1420) isimli bir âlime nasip olmuştur. ..
On dört asır evvel, yine böyle bir geceydi, Kumdan, ayın on dördü, bir öksüz çıkıverdi. Lakin o ne hüsrandı ki; hissetmedi gözler, Kaç bin senedir hâlbuki bekleşmedelerdi...
Sûfîlerin sözleri arasında en çok geçen ıstılahlardan biri de şâhid kelimesidir. Falan ilim şâhidi ile, filân vecd şâhidi ile, falan hâl şâhidi iledir, derler ve şâhid sözü ile, o anda insan kalbinde hazır ve mevcut olan şeyi kastederler...