O, göklerin ve yerin örneksiz yaratıcısıdır. Bir işi yapmayı isteyince ona yalnız «ol!» der, o da oluverir. Bakara 117..
Ebû Saidi Hudrî’den Rivayet olunmuştur ki, Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuşlardır: Allah’ı zikreden hiçbir kavim yoktur ki, melekler onları kuşatmış, Allah’ın rahmeti onları bürümüş, üzerlerine “sekîne” inmiş ve Cenâb-ı Allah onları kendi nezdinde olan meleklerine övmemiş olsun.” (Müslim ve Tirmi..
Allah'ı ve peygamberlerini inkar eden, Allah'la peygamberleri arasını ayırmak isteyen, 'Bir kısmına inanır bir kısmını inkar ederiz' diyerek ikisi arasında bir yol tutmak isteyenler, işte onlar gerçekten kafir olanlardır. Kafirlere ağır bir azab hazırlamışızdır. Nisa 150,151..
Hocamız hutbesinde dünya hayatının faniliğini, boşa geçen zamanın israf olduğunu, ahiretle ilgili hususların telafisi olmadığını... anlatarak ikazlarda bulunuyor. Kurbana ilişkin hatırlatmalarda bulunuyor...
Kur’an-ı Kerim’de iman ehlinin özelliklerinden bahsedilirken, “Onlar, Allah’ı ayakta iken, oturarak ve yanlarına yaslanmış olarak zikreden kimselerdir.” (Âl-i İmrân, 3/191) ve “Ticaret ve alışveriş onları Allah’ı anmaktan alıkoymaz.” (Nûr 24/37) buyrulmaktadır...
Hocamız sohbetinde, Peygamber Efendimiz´in islamı tebliğde çektiği sıkıntıları anlatıyor. Rasulullah Efendimizin tebliğdeki uslübune temas ediyor. Riyazus Salihin den okuduğu hadisleri açıklıyor. Namazda huşuya dikkat çekiyor, Kur´an-ı Kerimin, okuyan müminleri huşua erdirdiğini anlatıyor, açıklıyor..
Şehit, Allah’ın isimlerinden, Esmâu’l-Hüsnâ’dan biridir. Gören, şahit olan, hakkıyla müşahede eden demektir. Şehit aynı zamanda Allah yolunda canını feda eden, hakikat uğruna kendini veren kimsedir. Yüce Allah şöyle buyuruyor: “Allah yolunda öldürülenlere ‘ölü’ demeyin. Hayır, onlar yaşıyor. Ama si..
Her vakit farz ve sünnet namazlarında okumuş olduğumuz Fatiha sûresinin içerisindeki dualardan bir tanesidir. Cenab-ı Allah’a tam bir şekilde teslim olup onun emirlerine kayıtsız şartsız boyun eğdikten sonra bu yol üzere kalmak için yaptığımız bir yakarıştır her rekâtta...
Bu fasılda virdin mahiyetini ve bilinen evraddan daha fazlasına talib olan ariflerin hallerini anlatacağız. Şunu bilin ki vird; gece veya gündüzden belli bir vakit için kullanılan isimdir. Bu vakit, kulun üzerine tekrarlı olarak varid olur ve kul, bu vakti Allah Teâla’ya yakınlaşma yolunda harcar. ..
Hz. Ömer der ki: “Müslüman olup da dövülmeyen, dövmeyen bir kimse görmedim. Ancak, benim payıma bunlardan hiçbir şeyin düşmediğini gördüm. Kendi kendime: ‘Müslümanlar musibete uğrarlarken, ben musibete uğramamak istemem!’ dedim. Müslüman olduğum gece, kendi kendime düşündüm ki: Mekke halkından, ..
Her yıl özlemini çektiğimiz vatanımıza bin bir meşakkat içerisinde geliriz. Aslında biz gurbetçilerin çilesi, tatile vatana gelme özlemi, tatil bitip de buradan döndükten sonra başlar. Dostlar “hoşgeldine” gelirler, karşılıklı ziyaretleşmeler ve bu esnada hep gelecek yıla ait izne gidiş hazırlıklar..
Hicretin 7. yılında idi ki; Müslüman olduğunu açıkladığı halde münafıklıktan ayrılmayan ve sihirbazlıkta çok maharetli olan Yahudi Lebid b. A’sam’a, Yahudilerin elebaşları: “Ey Ebu’l-A’sam! Sen bizim en bilgili sihirbazımızsın! Muhammed bizim erkeklerimizi ve kadınlarımızı sihirledi, büyüledi. Biz ..
Bil ki, şu dünyaya dalan, onun süsüne aldanan ve şehvetlerine aşırı derecede muhabbet eden kimsenin kalbi, hiç şüphesiz ölümü zikretmekten gafil kalır. Hatırlatıldığı zaman da hoşlanmayıp ondan tiksinir. Onlar, Allah'ın (c.c) haklarında şöyle buyurduğu kimselerdir:..
Hz. Peygamber bir hadisinde "Bizim orucumuzla Ehl-i Kitap'ın [Yahudi ve Hristiyanlar] orucu arasındaki fark, sahur yemeğidir" buyurmuşlar. Diğer bir hadisinde de: "Her kim yalan söylemeyi ve yalanla iş yapmayı bırakmazsa, onun yeme-içmesini bırakmasına Allah'ın ihtiyacı yoktur." buyurmuşlardır...
Sevgili Peygamberimizin müjdesine nail olabileceğimiz bir aya kavuşmuş bulunuyoruz. Efendimizin müjdesini her gün yeniden hatırlamakta fayda var...
Günlük hayatımızda insanı en çok üzen ve üzerinde düşündüren konulardan biri, belki de üzerinde en çok durulması gerekeni, çok basit, hatta cevizin kabuğunu doldurmayacak kadar bayağı küçük meselelerden dolayı insanların bir birlerinin kalplerini kırmaları, gönüllerini incitmeleridir. Bu tür olaylar..