Hac kelime mânâsı, kasdetmek demektir. Ziyâret etmek anlamlarına gelir. Müslümanların ömürlerinde bir defa olmak üzere, Kâbe-yi muazzamayı usulüne uygun olarak ziyâret etmek demektir. ..
Abdülkadir-i Geylani hazretleri, bir müddet ders verip insanları irşad ettikten, hak ve hakikatı anlattıkdan sonra, ders ve vaaz vermeyi bıraktı. İnzivaya çekilip, yalnızlığı seçti. Sonra sahralara çıktı. ..
Abdulkadir Geylani Hz. i önce lazım olan din bilgilerini öğrenmeyi tavsiye ederdi. Cubbai ismindeki bir zat anlatır: Evliyanın hayatından ve sözlerinden bahseden arabi Hilyet-ül-Evliya kitabını birisinden dinlemiştim. Kalbim yumuşadı ve halktan uzaklaşıp yalnız ibadetle meşgul olmak istedim. ..
Anlatmak için anlamak gerekir. Hemen bir soru ile başlayalım. Kaç kişi anlıyor ve kaç kişi anlatabiliyor? Hele hele İslam dininin bünyesinde mevcut tasavvufi hayatı anlamadıktan sonra O´nu anlamak ve anlatmak mümkün mü? Yapılan Mevlânâ´yı anma törenlerine bu merkezden bakmak lâzımdır. Saz ve diğer ..
Bizi; şu içinde yaşadığımız kevn-ü mekânı, kâinâtı, canlı cansız her şeyi yoktan yaratan Yüceler Yücesi Rabbimizi ( Celle Şânühû) ne kadar tanıyoruz? Varlık ve birliğine iman ettiğimiz Mevlâmız hakkında nasıl bir inanca sahibiz? Elhamdulillâh ibâdet ediyoruz, bununla şereflenmişiz… İbadetin sonucu m..
Allah-ü Taala´ya ve Hz. Rasulallah´a iman eden şu üç şeyi yapmakla vazifelidir...
Halkın malına göz dikmez, onların elindekinden kendini mustağni kılarsan, kötü isteklerin ölmeğe başlar. Böyle olunca sende hiçbir kötülüğe karşı meyil kalmaz. ..
Son zamanlarda yine tartışma konusu olanlardan biride evliyanın kerameti meselesidir. Akaid kitapları ve “kerametül evliyai hakkun”, evliyanın kerametinin hak olduğunu zikrederler. Cenab-ı Allah Kuran-ı Kerim’de : “Zekeriya (a.s.) her ne zaman O’nun yani Meryem’in yanına gelirse orada bir rızık bulu..
Bir gün Hz. Peygamber (s.a.s.), ashabını topladı: - Bu gün Allah’ın Salih kullarından biri öldü. Ölen kardeşiniz için Allah’ın rahmet ve mağfiretini dileyiniz, buyurdu. ..
Tasavvuf tarihinin önemli simalarından Zünnûn Mısrî (IX. y.y.), kendisine bir yıl mürit olup hizmet ettikten sonra İsm-i Azam'ı (Allah’ın bütün vasıflarını ifade eden en yüce adı) öğrenmek isteyen Yusuf b. Hüseyin'in arzusunu yerine getirmedi. ..
Ebû Tâlib’in hanımı olan Fatıma binti Esed, Mekke’de Müslüman olmuş, Allah yolunda Medine’ye hicret etmiştir. O; iyi halli, ahlaklı ve faziletli bir hanımefendi idi. Peygamberimize küçük yaşta iken mürebbilik etmişti. Peygamberimizin yanında, onun büyük bir mevkii ve itibarı vardı. Efen..
Allah Rasûlü (s.a.s.), bazen ev halkı iyice uykuya varınca sessizce yatağından kalkar, Allah’a dua ve niyazla meşgul olmaya başlardı...
Yüce Rabbimiz, Kurân-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır: “Ey iman edenler! Allah ve Rasûlü’nün önüne geçmeyiniz, Allah’tan korkunuz. Şüphesiz Allah her şeyi işiten ve görendir.” ..
Allah Teâlâ, müminlere hitapla: “Ey iman edenler! Seslerinizi, Nebi’nin sesi üzerine çıkartmayınız...”..
``Benim dünya ile ne işim var? Ben dünyada yolculuğu sırasında bir ağaç altında gölgelenen, sonrada oradan geçip giden bir yolcu gibiyim.´´(İbn Mâce, Zühd 409)..
Her kim, terk-i dünyaya gösterdikleri sabır, fakre ünsiyet, istemeyi terk gibi hususlarda onların yolunu takip ederse, her asırda Ehl-i Suffa’ya uymuş, onlar gibi tevekkül etmiş olur...