“Ey Yahudi topluluğu! Muhammed, ashabından on kişiyi bile bulmayan kimselerle yanınıza gelmiş bulunuyor. Şimdi şu evin dibinde bulunduğu sırada damdan bir kaya parçasını bırakın, kendisini öldürün! O öldürülünce, Kureyşlilerden, onun yanına gelip katılmış olan yakın sahabileri dağılır giderler!..
Cemal Paşa, Kudüs'teki karargâhındadır. Filistin'in Nablus şehrinden gelen 20 kadar insan, kendilerini sürekli paylayan Cemal Paşa'nın neredeyse ayaklarını öpeceklerdir; durmadan yalvarıp yakarmaktadırlar. Kaderleri, karşılarındaki paşanın ağzından çıkacak tek bir kelimeye bağlıydı çünkü. O 'idam' d..
“Hz. Peygamber’e ‘Sana nasıl salât-ı şerife getirelim?’ diye sorulunca şu cevabı verdi: Deyiniz ki; ey Allah’ım! Kulun Muhammed’e, âline, zevcelerine ve zürriyetine, İbrahim’e, onun âline salâvat ettiğin gibi, salâvat et. İbrahim ve âline bereket yağdırdığın gibi, Muhammed’e, pâk zevcelerine ve zür..
İlham; küllî ruhun, saflığına, kabiliyetine, istidadına göre insan ruhunu uyarmasıdır. O vahyin kısmî bir yansımasıdır. Vahiy, gaybî hallerin ayan beyan tezahür etmesi olup, ilham ise gaybî şeylere kapalı bir tarzda işaret edilmesidir. Vahiyden hâsıl olan ilme nebevî ilim, ilhamdan hâsıl olan ilme d..
Biz neyiz, kimiz, kim olmalıyız? Biz her şeyden evvel, Allah’ın kuluyuz. Muhammed Mustafa (s.a.s) Efendimizin şerefli ümmetinin bir ferdiyiz. Bizim özümüz budur, sıfatımız ise ; aşktır, samimiyettir, ihlastır, rızadır, sabırdır, edebdir, teslimiyettir, ahlak-ı hamîdedir, kanaattir, tevazûdur… All..
Arabi lisanında “fuad” , fariside “dil” olarak ifade edilen ”gönül” insanın özüdür. Gönül tasavvufta kalbin mertebelerinden bir mertebe olup ayet ve hadislerde gönülden bahsedilmiştir. Nitekim sure-i Necm: 11. âyet-i kerîmede “kalb gördüğünü yalanlamadı ”buyurulmuştur. “Ben, yere göğe sığma..
Arabistan uzunca bir süreden beri putperestliğe sarılmıştı. Putları kıran İbrahim Halil’in hatırası olan Kabe, üç yüz altmış putla doldurulmuştu. Bunlar arasında Hübel en büyük ilah kabul ediliyordu. Onlara göre bu putlar her çeşit iyiliğe ve kötülüğe muktedirdi. Yağmur yağdırır, evlatlar verirdi...
Sâliki, matlûba ulaştıracak olan "zikrullah"tır. Hakk Teâlâ hazretleri yollarını sâlih kullarına göstermiş, bu yollara büyük mürşidler tayin etmiştir. Böylesi tarîklerin en önemlisi olan Kâdirî yolu, bu eserde ele alınmış, sâliklerine Kâdirilikle ilgili faideli bilgiler verilmiştir...
Allah Rasûlu (s.a.s), sabah namazının sünnetinde bu iki sûreyi okurdu...
Tarih boyunca kurucular başta olmak üzere tarikat mensuplarının hayat hikayelerinin, tercümeihallerinin ele alındığı pek çok eser yazılmıştır. Bunlar arasında en geniş hacme sahip Türkçe eser Osmanzade Hüseyin Vassaf'ın Sefine-i Evliya'sıdır...
Allah-ü Teala (c.c.) hazretlerine, O’nun yüce Resulün (s.a.v.)’e ve onun şanlı ümmetine râm olmuş; ümmet içinden ümmet için seçilmiş, bu uğurda çile çekmiş, büyük hizmetler etmiş, Allah dostları, insân-ı kâmiller yetiştirmiş büyük veli. ..
Fahreddin Paşa, Hicaz Kuvve-i Seferiyyesi Kumandanı olarak, 28 Mayıs 1916 da Medine’ye gönderilen kahraman , inançlı, şerefli ve dirayetli bir Osmanlı paşası idi. Görevi, Müslümanların en kutsal yerleri olan Mekke ve Medine’yi savunmaktı. ..
Tasavvuf yolu, insanın derûnunda pek çok manevi haller meydana gelmesine sebeb olan bir yoldur. Bu manevi hallerden biri de vecddir. İlim amele, amelde kişiyi manevi zevk ve irfana taşır. Bir elma ağacı yere dikilir, bu amelle sulanır, neticesi olarak meyve verir. İşte insan o meyveyi yerken ald..
Sakın yaptığın işlerde ve bulduğun manevi halde kendi gücünü görmeyesin. Bu hal kişiyi azdırır ve YARATAN’ın rahmet nazarından uzak kılar. Sakın sözünü dinletme ve kabul ettirme hevesine de kapılmayasın. Önce temeli at sonra üzerine binayı çık. Kalbini derin kaz ki oradan hikmet pınarları fışkırsın,..
Abdülkadir Geylânî Hazretlerinin gerek dergâh ve medresesinde yaptigi sohbetler, gerekse camideki vaaz ve nasihatleri talebeleri tarafindan yaziliyor ve muhafaza ediliyordu. Bizim istifade ettigimiz Fütûhü'l-Gayb ve Fethu'r-Rabbânî isimli eserleri 1150-1152 yillari arasinda yaptigi sohbetlerden olus..
Kaderi bahane etmek, tembellerin dayanağıdır. Tembeller, “Ne yapalım, kader böyle imiş,” derler ve daha çok güzel ameller işlemekten kendi kendilerini yoksun bırakırlar. Biz Allah dostları, tembeller gibi hareket etmeyiz. Bilakis orta, vasat yolu tutar, çalışır çabalar ve güzel ameller işleriz. Biz,..