Şecaat; savaş ve şiddet sıralarında cesaret ve yüreklilik göstermek demektir. Necdet de, korku ve dehşet yerlerinde, olağanüstü durumlar karşısında sabır ve sebat göstermek, korkuya düşüp uygunsuz iş yapmamak, demektir. Şecaat ve necdet hasletlerinin her ikisi de, Peygamberimiz aleyhis..
İbrâhim b. Edhem, Belh ülkesinin saltanat ve debdebeye düşkün olan hükümdarıydı. Onu bu düşkünlükten kurtarıp âhiretini de ihyâ edebilmesi için devrin ârif ve sûfîlerinden zaman zaman kendisine ibretli ikazlar yapılıyordu...
Yeryüzünde ilk cenaze namazı, Âdem aleyhisselam için kılınmıştır...
İbn İshak’ın, Ebû Seleme b. Abdurrahman’dan nakline göre; Peygamberimiz aleyhisselam, ilk Cuma namazını kıldırdığı gün, ayakta dikilerek ardı ardına îrâd ettiği hutbelerinde, Allah’a lâyık olduğu veçhile hamd ve sena¬da bulunduktan sonra, şöyle buyurdu:..
Rasûlullâh (s.a.s), büyük olsun küçük olsun karşılaştığı Müslümanlara selam verirdi...
`Ey sevgilicik! Ağlama!(4) Sus!(5) Ben, senin baban olursam, Âişe de annen olursa, razı olmaz mısın?’..
Ben dördüncü kat gökte bulunan bir meleğim. Sen ilk dua ettiğin zaman göğün kapılarının gıcırdayıp ses verdiğini işittim...
Allah Rasûlü (s.a.s.), bazen ev halkı iyice uykuya varınca sessizce yatağından kalkar, Allah’a dua ve niyazla meşgul olmaya başlardı...
Nazar değmesine, Kurân-ı Kerim’de: “O inkar edenler, zikri (Kurân’ı) işittikleri zaman, neredeyse seni gözleriyle devireceklerdi...” (Kalem, 51) âyetinde işaret edilmektedir...
Gönül hûn oldu şevkinden boyandım yâ Rasulallah Nasıl bilmem bu nirâna dayandım yâ Rasulallah Ezel bezminde bir dinmez figândım yâ Rasulallah Cemâlinle ferahnâk et ki, yandım yâ Rasulallah Yanan kalbe devasın Sen, bulunmaz bir şifâsın Sen Bulunmaz bir sehâsın Sen, dilersen rûnümâsın Sen Hab..
"Kişinin yamalı elbise giymesi, onun için, emanet olan şeyi yemesinden daha hayırlıdır."..
Abdullah b. Abbâs (r.a) der ki: "Rasûlullâh (a.s)’ın gece, nasıl namaz kıldığını göreyim diye, zevcesi olan teyzem Meymûne binti Hâris’in evinde yattım. O zaman, ben on yaşlarında idim." ..
Ledünnî ilim var mıdır ve ne demektir? İslam dinine ait kitaplarda, özellikle de tasavvufa ait olanlarda ledünnî ilimden bahsedilmiştir. Bu, Hz. Allah tarafından verilen bir ilimdir. Buna “ilmü mevhibe” de denilebilir. Hibe edilmiş, verilmiş, ihsan olunmuş ilim demektir. Bu ilme herkes nail olamaz...
“Bir kimse, her namazın sonunda 33 kere sübhânallâh diyerek Allah’ı tesbih eder, 33 kere elhamdülillâh diyerek Allah’a hamd eder, 33 kere de Allâhü ekber diyerek tekbir getirirse bunların toplamı 99 eder...
Simâk b. Harb der ki: “Câbir b. Semûre’ye, ‘Peygamber aleyhisselam, sabah namazını kılınca ne yapardı?’ diye sordum." ..
Duhâ/kuşluk vakti, güneş doğduktan 50 dakika sonra başlayıp, öğleye 20 dakika kalana kadar olan vakittir...