Hacı Mustafa Hayri (k.s.) Hz.lerinin müridlerine tavsiye ettiği ve dergahında okuttuğu bir eser.....
Cabir b. Abdullah’ın bildirdiğine göre; Zâtürrika’da, müşriklerden birisinin karısı öldürülmüştü. Peygamberimiz Aleyhisselamın İslâm mücahidleri ile Zâtürrika’dan ayrıldığı sırada, kadının başka bir yerde bulunan kocası karısının durumunu öğrenince, Peygamberimiz Aleyhisselamın ashabından kime yeti..
Hepimizin bildiği gibi mensubu bulunduğumuz İslam dini cehaleti şiddetle men etmiştir. Her müslümanın hiç değilse, ibadetlerini sağlam bir şekilde yapabileceği ilmihal bilgisine ihtiyaç vardır...
Efendim, yurdumuzun dört bir yanında kabirlerini ziyaretle şereflendiğimiz, feyizlendiğimiz tasavvuf büyükleri var. Bu mana sultanlarının, kâmil insanlar yetiştirmenin yanı sıra sosyal ve ekonomik hayata katkılarının ne denli çok olduğu da malum. Birçoğu İslâmî ilimlerin zahirine ve batınına vakıf o..
Halifeler döneminde, dünyanın büyük bir bölümünü hâkimiyeti altında bulunduran Roma İmparatorluğu'ndan Medine şehrine bir elçi gönderildi...
Âlimlerde söz, davranış ve bilgilerinin kendilerine hâl olması, kalplerindeki bazı değişikliklerin sükûnet bulması, ilme'l-yakin bildiklerini ayne'l yakin görebilmelerini sağlamak için ehil bir mürşide muhtaçtırlar...
Allah Rasûlü (s.a.s), bir savaş sonrasında hissesine pek çok ganimet düşen ve bu sebeple sevincinden:..
“Allah’ın kullarından birtakım insanlar vardır ki, enbiya değiller, şehit de değiller; ama kıyamet gününde Allah katındaki makamlarından dolayı nebiler ve şehitler kendilerine imrenerek bakacaklardır."..
Abdülkadir Geylani Hazretleri'nin kerametlerinden biri de şudur: Bağdatlı tüccarlardan biri Şam'a ticarete gitmek isteyip, bunun kendisi hakkında hayırlı olup olmadığını öğrenmek için Şeyh Hammad'a sormuştu...
Sûfilerin en çok söyledikleri sözlerden biri de varidat kelimesidir. Vârid kulun, kasdı olmaksızın kalbe gelen Hâtırlar (havâtır, ilham, feyz) dır...
Büyük mutasavvıf, İmam Şiblî Hazretleri zamanında, çok zengin bir fırıncı vardı. Bu fırıncı devamlı İmam Şiblî Hazretlerinin muhabbetinden dem vurur, ona olan hayranlığından bahseder, onu ne kadar çok sevdiğini anlatır dururdu...
İbrahim Efendi adında bir takkeci vardı. Küçük dükkanında takke yapıp satardı. Her gün kazandığından ailesinin geçimi için olanı bir köşeye ayırır, kalanı fakir fukaraya dağıtırdı. ..
Tebük savaşı hazırlıkları, yazın en sıcak günlerinde bütün güçlüklere rağmen olağanca hızıyla sürmekteydi. ..
Bir gün Ebû Cehil, Peygamber Efendimiz'e, ''Hâşimoğulları'nda, senden daha çirkini yoktur'' dedi. Peygamber Efendimiz, ''Her ne kadar haddini aştınsa da yine de doğru söyledin'' buyurdu. ..
Ahirette hâl bakımından insanların en mesûdu, en fazla Allah'ı sevenidir; zira ahiretin mânâsı, Allah'ın huzuruna varmak, O'nunla mülâki olmanın saadetini elde etmek demektir. Muhib (aşık) uzun zaman şevkiyle kıvrandığı mahbubunun huzuruna vardığında bulanmaksızın, hasım ve rakibi olmaksızın, sona ..