Hasan-ı Basrî, tâbiînin büyüklerindendir. Hicri 21/642 yılında Basra’da doğmuştur. Doğduğu zaman Hz. Ömer halife bulunuyordu. Sahabenin; Hz. Osman, Hz. Ali, Abdullah b. Abbas ve daha birçok ileri gelenleri ile karşılaşmış ve onların sohbetlerinde bulunmuştur...
Bir ihvanımız, Mürşidimize: “Efendim, Allah korusun! Bu yoldan koparız diye çok korkuyoruz” demişti. Efendi Hz.leri de: “Şunu unutmayın, çoban yaralı kuzusunu bırakmaz” buyurdular...
Hidayet rehberi ve tek örnek olarak gönderilmiş olan Hz. Peygamber’in (s.a.s), Allah yoluna çağırıcı vasfına binaen kendisine uyulmasını istemesi pek tabiîdir. Kur’ân’ın, sünnete ittibaı emretmesinden sonra sünnetin de aynı emri tekrarlaması, onun Kur’ân’dan aldığı gücü ifade ve teyit etmektedir. H..
591. Cerîr b. Hâzim Hasan (r.a)’ın şöyle dediğini rivayet etmektedir: “Ömer b. el-Hattâb’ın kapısında ileri gelen kimselerden Haris b. Hişam, Ebû Süfyan b. Harb ve Kureyş’ten bir grup kimse ile Bedir harbine iştirak eden mevâlîden Suheyb ve Bilâl hazır bulundular. Hz. Ömer’in teşrifatçısı çıktı ve ..
Hz. Peygamber'in hayatını merkeze alarak varlığın meydana gelişinden peygamberler tarihine, oradan da İslam tarihi ile ilgili asr-ı saadet devrini içine alan haberlerin bir özü ve özeti olan Hulasatü'l-ahbar, Aziz Mahmud Hüdayi'ye ait önemli bir eserdir. Tasavvufi perspektiften yola çıkarak kaleme a..
İbadet ve amel bozucu ikinci sebep de ucûbtur. Bundan sakınmak vaciptir. Ucûb, kendini bir şey sanmak, hayırlı bir işteki başarısının Allah’tan değil de kendi gücünün ve zekâsının eseri olduğuna inanmaktır. Ucûb iki türlü zarar verir. 1. Ucûb, Cenâb-ı Hakk’ın yardımına ve onun kudretine ve büy..
Ledünnî ilim var mıdır ve ne demektir? İslam dinine ait kitaplarda, özellikle de tasavvufa ait olanlarda ledünnî ilimden bahsedilmiştir. Bu, Hz. Allah tarafından verilen bir ilimdir. Buna “ilmü mevhibe” de denilebilir. Hibe edilmiş, verilmiş, ihsan olunmuş ilim demektir. Bu ilme herkes nail olamaz...
Hayri Babamız anlatıyor: Beraber Diyarbakır'dan, İdris Ağanın Hanına gittik. Şeyhim Hacı Muhammed Baba Kaddesallahu Sırruh Hazretleri şöyle orada bulunan dereye aşağı doğru gitti. Ben de istirahat için sırtım üstü yattım, gözümü yumdum, bir de baktım, iki güvercin aşağıdan dere boyundan uçarak geldi..
Söz ola kese savaşı, Söz ola kestire başı, Söz ola ağulu aşı, Yağ ile bal ide bir söz. Büyük mutasavvıf, Hakk aşığı Yûnus Emre (k.s.) Hz.leri bu enfes şiiriyle sözün mânâ ve ehemmiyetini cihâna haykırmıştır. Söz deyip geçemiyoruz. Çünkü hemen verilebilecek birkaç örneğe bakarsak söz hakkında ..
Hz. Peygamber'in (sallallahu aleyhi ve sellem) dizinin dibinde büyüyen, çocuk yaşta İslam'ı seçip ilk müslümanlardan olan, akıl, kalb ve ruhunu sevgili Resûl'ün ve getirdiği Kitâb'ın tâlim ve terbiyesine muhatap kılıp "ilmin kapısı", "Allah'ın arslanı" hitaplarına liyâkat kazanan eşsiz bir insandır ..
Efendimizin yüreğinden ve nurundan bir parçadır Hz. Fâtıma. Sevgi, şefkat, sadakati ve tavrındaki benzerliğiyle; “Babasının annesi”dir. Hazreti Meryem’in saadet asrına izdüşümüdür. Sevenini cehennemden uzak tutandır...
eş-Şeyh es-Seyyid Hacı Mustafa Hayri Efendi Hazretlerinin (1895-1979), tasavvufta çok önemli bir yeri olan RABITA konusunda yapmış olduğu izahatllar ``Halisa Seçkinleri´´ adlı eserde kaleme alınmıştır. Vesile olanlara teşekkürü borç biliriz. Allah (c.c) bu muazzam derinliği hepimize yaşatsın... Ha..
Kıymetli Kardeşim! Malumunuz üzere Cenâb-ı Allah’a (c.c) yaklaşmanın en kısa yolu, O’nu zikretmektir. Tasavvuf yolu, bu amaçla tesis edilmiştir. Bu yol, tâ Peygamber (s.a.s.) Efendimizden bugüne değin kopmadan gelmiştir ve kıyamete kadar da inşaallah devam edecektir. Nefsi terbiye etmek, başlıbaş..
Seyyid Abdülkadir Geylani Abdülkadir Geylani Hz. nin Fütühu'l Gayb adlı eserinde; rıza,teslimiyet,şikayeti ve iradeyi terk ,nefese, hevaya ve şeytana ittiba etmemek ,sabır şükür,fena,zühd,tevekkül gibi tasavvufikavramlar açıklanmakta ve saliklere yol gösterilmekte ,tasavvuf yolunun esasları tespit..
Bunlar mezar ziyaretlerini şirk sayarlar. Bu münasebetle, Mekke ve Medine’de başta Hz. Hatice annemizin kabri olmak üzere, sahabe mezarlarını yerle bir etmişlerdir. Mekke’de Cennet-ul Muâllâ mezarlığını dümdüz etiler. Müslümanlara bir anı bir hâtıra, o mutlu devirden bir iz bırakmamak için, Medine’..
Mürşid-i Kamillerin ileri gelenlerinden olan Hacı Muhammed Baba (k.s.) Hz.leri Elazığ’ın Kürk köyündendir.Uzun yıllar Hacı Ömer Hüdai Baba (k.s.) Hz.lerine hizmet etmiş, o'nun himmetiyle pek yüce mertebelere kavuşmuştur. ..