Ebû Hüreyre (r.a) şöyle dedi: Rasûl-i Ekrem (s.a.s) sabahleyin şöyle dua ederdi:..
Peygamberimiz (a.s) bir gün Mescid’de otururken, bedeviye benzeyen bir adam gelip Peygamberimizin (a.s) yakınında iki rekât namaz kıldı. Namazı itinasız ve gevşek kıldı...
Şefkat ve merhamet, Allah’ın yarattıklarına acımak, onların her zaman iyiliğini düşünmek, mutlu olmalarını istemek ve onlara sürekli yardım isteği taşımaktır. Cenâb-ı Hak, Kur’ân-ı Kerîm’inde, Peygamber Efendimiz hakkında: “(Rasûlüm!) Biz seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik” (Enbiyâ, 21/1..
Sevbân (r.a) şöyle dedi: Rasûlullah (s.a.s) selâm verip namazdan çıkınca üç defa istiğfâr eder ve .....
Bir şeye işaret edeceği zaman, parmağıyla değil, bütün eliyle işaret ederdi. Hayret ve taaccüp ettiği zaman elinin duruşunu tersine çevirir ..
Ashabdan Habbab b. Eret, Cahiliye devrinde, Mekke’de demirci idi. Kılıç yapardı. Yaptığı ve sattığı kılıçlardan, Âs b. Vâil’in üzerinde toplanmış bir hayli dirhem alacağı vardı...
Ebû Hüreyre radıyallahü anh şöyle dedi: Bir adam Rasûl-i Ekrem sallallahü aleyhi ve selleme gelerek: ..
...Birden konuşmasını kesti. Sonra: ‘Şimdi şu yoldan Cennet’e girmeye layık bir adam gelecek.’ diyerek mescidin o yola bakan kapısına işaret etti...
Bir mescide her hangi bir namazı kılmak veya farzı eda ve imama uymak niyetiyle girmek de tahiyyetü'l-mescid yerine kaim olur. Buna göre bir mescide girince oturmadan önce kılınan her hangi bir namaz tahiyyetü'l-mescid yerine geçer...
Sevgili Peygamberimiz, her konuda olduğu gibi vefakârlıkta da önderdi. Ahdinde dururdu, vadinde sadıktı, sözünden caymazdı, kendisine ve ashâbına yardımı dokunanları asla unutmaz, dostlarını sık sık arar, hâl ve hatırlarını sorardı. İnsanlara sevgisi sürekli, hizmeti samimi ve daimi idi. Müslümanla..