Allah Rasûlü (s.a.s) Efendimizin, gündelik hayata dair uygulamalarına ``zevâid sünnetler´´ adı verilir.
Peygamberimiz aleyhisselam ne kapalı kapılar arkasına çekilir, ne perdeler arkasında dikilir, ne de kendisinin önüne tabaklarla yemekler taşınırdı.
Peygamberimiz aleyhisselam toprak üzerinde oturur, yemeğini de yerde yerdi.
``Ben kulun oturduğu gibi oturur, kulun yediği gibi yerim! Ben ancak bir kulum!´´(1) buyururdu.
Peygamberimiz aleyhisselam yemeği üç parmakla(2), şehadet parmağı ile onun iki yanındaki parmaklarıyla yerdi.(3)
Peygamberimiz aleyhisselam:
``Sizden biriniz bir şey içerken kabın içine solumasın!´´ buyurur (4); yenilecek, içileceklerin içine solunmasını yasaklar(5), su içerken iki-üç kere nefes alır(6): ``Bu, daha yararlı ve daha kandırıcıdır!´´ buyururdu.(7)
Peygamberimiz aleyhisselam:
``Kim elindeki et-yağ kokusunu, bulaşığını yıkamadan uyurda kendisinin başına bir şey gelecek olursa, kendisinden başkasını suçlamasın!(8)
``Yemeğin bereketi tepesindedir (ortasında).
Sizden biriniz yemek yiyeceği zaman, çanağın üst (orta) tarafından yemesin, alt tarafından yesin!
Çünkü bereket onun üst (orta) tarafından iner!´´ buyurmuştur.(9)
Ömer b. Ebu Seleme der ki:
``Ben Resûlullah aleyhisselam ın terbiyesi altında bir çocuktum.
Yemek yerken elim, yemek kabının içinde dolaşırdı!
Resûlullah aleyhisselam, bana:
`Ey oğul! Besmele çek, sağ elinle ye ve de önünden ye!´ buyurdu.(10)
Bundan sonra hep böyle yemeye devam ettim.´´(11)
Peygamberimiz aleyhisselam, yemek ortaya konulduğu zaman:
اللهم بارك لنا فـيما رزقـنا و قنا عذاب النار بـسم الله
``Allahümme bârik lenâ fîmâ razaknâ ve kına azâbennar! Bismillah!´´ diyerek dua ettikten sonra yemeye başlardı.(12)
Yemeğin başında Besmele çekilmesi unutulur da yemeğin sonuna doğru hatırlanırsa, ``Yemeğin evveli ve ahiri için Bismillah´´ denilir.(13)