Allah (c.c), bazı sevdiği kimseleri diğerlerinin ayıplarına vakıf kılar. Söylenen yalanları, şirki, küfür yollarını sezer. O velî bunlara dayanamaz, kızar bağırır...
Selman-ı Fârisî, Abdullah b. Abbas’a Müslüman oluşunu şöyle anlatır: “Ben; Isbahan halkından ve Ceyy denilen karyeden bir Farslı idim. Babam bu karyenin dihkanı, muhtarı idi. ..
Ramazan orucu, Peygamberimizin (s.a.s) Medine’ye hicretinin on sekizinci ayının başlarında, kıblenin Kabe tarafına çevrilişinden sonra, Şaban ayında farz kılınmıştır.(1) ..
Ahirette hâl bakımından insanların en mesûdu, en fazla Allah’ı sevenidir. Zira ahiretin manası, Allah’ın huzuruna varmak ve O’nunla mülâki olmanın saadetini elde etmek, demektir. Muhib (âşık) uzun zaman şevkiyle kıvrandığı mahbubunun (sevdiğinin) huzuruna vardığında bulanmaksızın, hasım ve rakibi..
Ramazan gecelerinde Teravih namazı kılınması Peygamberimizin (s.a.s) sünnetidir. Peygamberimiz (s.a.s) bunu: “Yüce Allah, Ramazan ayında orucu farz kıldı. Ben de, teravih namazını Müslümanlara sünnet kıldım!” buyurarak açıklamışlardır.(1)..
Rabıta; bir velinin suretini, şeklini hayaline getirerek onun kalbindeki feyz, bereket ve marifetlere ve ilimlere ulaşmaktır. Kalbini büyüklerin kalbine bağlayarak onlardan feyz alma, her şeyi unutarak, dünya işlerini düşünmeyerek sevgi ve saygı ile bir velinin mübarek yüzünü hayalinde veya gönlünde..
Bedir Savaşı sürecinde henüz müslüman olmamış bulunan Hubeyb b. Yesaf, Kureyş müşrikleriyle çarpışılacağını anlayıp, Peygamberimiz aleyhisselama:..
Ashâb-ı Kirâm’ın naklettiğine göre, Peygamberimiz (s.a.v.) iftar ve akşam namazında acele eder, bunları tehir etmez, geciktirmezdi. (Müslim, Sıyâm, 49-50) ..
Bu ayın feyiz ve bereketi ifade buyrulurken Peygamber Efendimiz (s.a.s): “Ümmetim Ramazân’da ne türlü hayır ve bereketin olduğunu hakkıyla bilselerdi, bütün senenin Ramazân olarak devam etmesini isterlerdi” demiştir. (Riyazü’s-Sâlihîn, II, 489; Ali el-Müttaki, Kenzul-Ummâl, VIII/478; Heysemî, Mecmâ..
Hz. Peygamber (s.a) önce kabirleri ziyaret etmeyi yasakladı, sonra izin verdi.(1) Umumi olarak kabirlerin ziyareti, ölümü hatırlamak ve ibret almak için müstehabdır. Salihlerin kabirlerini ziyaret etmek ise ibret almakla beraber teberrük için müstehabdır...
Hz. Lokman, ismi Kur’ân’da da geçen, peygamber veya veli olduğu hakkında kesin bir bilgi bulunmayan bir mana büyüğüdür. Hazret-i Lokman ilim ve hikmetiyle dillere destan bir zattır. Bunun içindir ki kendisine Lokman Hakîm, denmiştir. ..
Bir şey istemek üzere sana başvuran fakirleri önce araştır. İhtiyacı olmadığı halde fakirlik gösterişi yapan yalancı, düzenbaz, münafık birisinin hile ile senden bir şey almasına fırsat vermemeye çalış...
Ârifler sultanı Bayezid-i Bestâmî (k.s) buyurdu ki: “Benim zamanımda, kemâl derecesine erişmiş yetmiş bin velî vardı...
406. Ka’b diyor ki: “İbrahim (a.s): “Ya Rabbi! Yeryüzünde ben¬den başka sana ibâdet eden bir kimseyi görmemek beni mahzun ediyor’ dedi. Bunun üzerine Allah Azze ve Celle, onunla birlikte namaz kılacak melekler inzal etti.”..
Câhiliye döneminin az sayıdaki muvahhidlerinden olan Ebû Zerr'i-Ğıfârî (r.a), İslâmlığını şöyle anlatmıştır:..
Eğer kabir azabı, kalbin bu dünyaya bağlanması sebebiyle ise hiç kimse bundan kurtulamaz. Çünkü kadın, evlât, mal ve mevkii herkes seviyor. O hâlde kabir azabı herkese olacaktır. Bundan kimse kurtulamayacaktır denirse, cevabında deriz ki:..