Hem Rabbinizin mağfiretini isteyin. Sonra O’na tevbe edin ki, sizi takdir edilmiş bir zamana kadar güzel bir şekilde yaşatsın ve iyi hareket sahibine, fazlından dünya ve ahirette mükâfat versin. Eğer imandan yüz çevirirseniz, biliniz ki ben, başınıza gelecek büyük bir günün azabından korkarım. (Hûd ..
Ne zamandır unuttuğumuz bir sevincin bizi yeniden kucakladığı anlar yaşadık oruç akşamlarında. Ne zamandır kalbimize düşmeyen lekesiz huzurlar demledik oruç akşamlarında. Ne zamandır yanımıza yöremize uğramayan çocukça coşkuları avuçladık iftar sofralarımızda. Oruç, bize, her birimize, tek tek, içim..
O’nu bulana, O’na kavuşana kadar her şey bir şeydi… Ne zaman ki O hayatıma girdi,O’ndan başka ne varsa hiç oldu… O her şey oldu… Bir O kaldı hayatımda bir de ben… İşte burada açığa çıktı asıl problem… O’nun olduğu yerde “ben”im olmam söz konusu bile olamazdı… Bir arabayı bile iki şoför süremezken, b..
Allah Rasûlü (s.a.s), estetik konusunda pek ince bir zevk ve anlayışa sahipti. Müslim’in Sahih’inden öğrendiğimize göre Rasûlullâh (s.a.s):..
Sıcak bir yaz günüydü. Güneş, Arabistan çöllerine bütün sıcaklığıyla vuruyor, adetâ insanın beynini kaynatıyordu. ..
Peygamberimizin evi; iki kötü komşusu Ebu Leheb ile Ukbe b. Ebi Muayt’ın evleri arasında idi...
"KÜÇÜK MUHAREBEDEN BÜYÜK MUHAREBEYE DÖNDÜK" SÖZÜNÜN TEFSİRİ Ey padişahlar! Dışarıdaki düşmanı öldürdük; içimizde ondan beter bir hasım var. Bunu öldürmek, aklın fikrin işi değil. İçerideki aslan öyle tavşan maskarası olmaz. Cehennem, bu nefistir; cehennem, bir ejderhadır ki harareti denizlerle eksil..
Her inanan müslüman, Rabbu’l-Âlemi’nin emirlerini ve O’nun elçisinin getirdiklerini can u gönülden kabul etmek ve uygulamak zorundadır. Çünkü onlar bizim her şeyimizdir. Onlarsız olmaz...
Hz. Âîşe (r. anhâ) şöyle demiştir: “Allah Rasûlü (s.a.s.) bir gece kalktı, abdest alıp namaz kıldı. Namazda çok ağladı. ..
Rasûlullâh (s.a.s), hicretin sekizinci yılı safer ayında Galip b. Abdullah’ı, Benî Mülevvahlar üzerine sefere gönderdi. Bu askeri birliğin içinde Üsâme b. Zeyd (r.a) de vardı. Üsâme (r.a), hadiseyi şöyle anlatır:..
Abdülkâdir Geylanî (ks.)'nin şiir ve düz yazılarından oluşan eser iki bölüme ayrılmıştır. Birinci bölüm Gavsu'l-Azam'ın, sufilerin diliyle yazmış ve söylemiş olduğu kaside ve manzumelerini ele almaktadır...