Rasulullah (sav) buyurdular:“Yedi büyük günahtan sakınınız. Bunlar: Allah’a ortak koşmak, sihir, haksız yere Allah’ın öldürülmesini haram kıldığı cana kıymak, faiz yemek,yetim malı yemek,savaşta düşmana sırtını dönüp kaçmak ve bir şeyden habersiz mü’min kadınlara iftira etmektir.” (Buhari, Vasaya..
Hocamız sohbetinde, Peygamber Efendimiz´in islamı tebliğde çektiği sıkıntıları anlatıyor. Rasulullah Efendimizin tebliğdeki uslübune temas ediyor. Riyazus Salihin den okuduğu hadisleri açıklıyor. Namazda huşuya dikkat çekiyor, Kur´an-ı Kerimin, okuyan müminleri huşua erdirdiğini anlatıyor, açıklıyor..
Arza bir toprak parçası olarak bakar ve onu öyle görürseniz, toprakların, kıtaların, şehirlerin kara parçası olan her yerin birbirinden farkı olmadığını düşünürsünüz. Ama öyle değildir. Rasûlullâh (s.a.s) bu hususta toprağı şöyle dört kısma ayırmış olduğunu bilmede fayda vardır. (Bu hadis, ilmi an..
Rasulullah s.a.v. Efendimiz, ölüm halinde bulunan bir gencin yanına gitti. Gence: – Kendini nasıl buluyorsun, diye sordu. Genç: – Allah Tealâ’nın rahmetini umuyorum. Günahlarımdan da korkuyorum, dedi. Bunun üzerine Efendimiz s.a.v.: – Bir kulun kalbinde bu ikisi bir araya gelirse, Allah Tealâ o ku..
Rasûlullah (sav)'in ikramına nail olan sahabedir. Cerir b. Abdullah el-Becelî radıyallahu anh yüzünde melek nişanesi bulunan, yakışıklı bir yiğit... Cahiliye devrinde "Yemen'in Kabe'si" diye bilmen Zülhalesa tapınağını yıkan bir kahraman.Yemen aşiretlerinden Becîle kabilesinin reisi.....
Rasûlullah (s.a.v) Efendimiz şöyle buyurdu: “Bir kimse ki, kendi gibi yaratılmışa dayanır, o melundur.” Melun: Lanete uğramış, herkesin nefretini celbeden kimse, demektir. Hayret. Çoğu kimseler, bu lanet halkasına takıldı, hayret. Halkın çoğu aynı yolda. Allah'a dayanan, bir tane denecek kadar a..
Konuya serlevha yapılan bu söz, âlemlere rahmet olarak gönderilen Rasûlullâh’a aittir. Olay şöyle olmuş ve gelişmiştir. Bir meclis kurulmuş, meclisin başında O, dinleyiciler de sahabiler… Saçı-başı dağınık bir kişi uzaktan göründü. Belli ki bir sıkıntısı var, onu halletmeye geliyor. Konuşuyor, bir ..
Hadis-i şerif malumdur. Saadet devrinde bir sahabî, Rasûlullâh sallallâhu aleyhi ve sellem’e gelip sorar: “Kıyamet ne zaman kopacaktır?” diye. Bu soru, bir soru ile karşılık bulur: “Kıyamet günü için ne hazırladın?” (Buhârî, Edeb/96)..
Hazret-i Hüseyin (r.a), Rasûlullah (s.a.s) Efendimizin sevgili ikinci torunu... Hazret-i Ali (r.a)'ın küçük oğlu... “Şehid” lakabıyla meşhur... Başına gelen acı hadiseler dolayısıyla İslâm ümmetinin yüreklerini sızlatan bir yiğit... “Kerbelâ Şehidi” diye tanınan bir sevgili mazlum insan... O, ..
Derse başlamadan evvel bir iki konu hakkında konuşmak istiyorum. Evlatlar, kardeşler! Biz Rasûlullah Hz. Muhammed Mustafa S.A.V. Efendimizin partisindeniz. ..
Cenâb-ı Allah, rahmetiyle bütün mahlûkatı kuşatmıştır. Kul da rahmete vesile olan yolları aramalıdır. Üç beş kişi bir araya gelince, Mevlâ’yı zikretmelidir. Ebû Said el-Hudrî’den rivayet olunmuştur ki, Rasûlullâh (s.a.s) şöyle buyurmuşlardır:..
İlk dört müslümandan biri olarak Sâbikûn-i İslâm arasında yer alan; âlim, zâhid bir zattır. Aşere-i Mübeşşere’den olup Rasûlullâh’ın sancaktarı idi. Hz. Fatma ile nikâhlanarak Rasûlullâh’ın damadı ve bu mutlu izdivaçtan doğan Hasan ile Hüseyin hazretlerinin babası olmuştur...
Kan Aldırmak Orucu Bozar mı? Ebû Sa‘îd (r.a) anlatıyor: Rasûlullâh (as) buyurdular ki: “Üç şey vardır orucu bozmaz: Hacamat olmak (kan aldırmak), kusmak, ihtilam olmak.” İbn Abbas (r.a) anlatıyor: “Rasûlullâh (s.a.s) ihramlı olduğu halde hacamat oldu. Keza oruçlu iken de hacamat oldu.” Oruçlunu..
Kan Aldırmak Orucu Bozar mı? Ebû Sa‘îd (r.a) anlatıyor: Rasûlullâh (as) buyurdular ki: “Üç şey vardır orucu bozmaz: Hacamat olmak (kan aldırmak), kusmak, ihtilam olmak.” İbn Abbas (r.a) anlatıyor: “Rasûlullâh (s.a.s) ihramlı olduğu halde hacamat oldu. Keza oruçlu iken de hacamat oldu.” ..
İman, Cenâb-ı Allah’ın en büyük nimetlerindendir. Kişinin, dünya ve âhirette mutluluğudur. Bir şahıs, kelime-i tevhidi -ki o da bilindiği gibi Lâilâhe illallâh Muhammedur Rasûlullâh demektir- diliyle söyler, kalbiyle tasdik ederse müslüman olur. İslâm hudutları içerisine girer. Kendisine müslüman mu..
“Mü’min kendisiyle iyi geçinilen kişidir. İyi geçinmeyen ve geçinilmeyen kimsede hayır yoktur.” (Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 400) Ülfet; samimi olmak, insanlarla ünsiyet etmek, iyi geçinmek, onlarla anlaşmak demektir. Asr-ı saâdette vuku bulan şu hadise ülfet kavramıyla birebir örtüşür mahiye..