Hz. Peygamber (sav.) Efendimiz şöyle buyurdu: "Müslüman, müslümananın dilinden ve elinden selamette olduğu kişidir.....
Hocamız Kurban Bayramı hutbesinde dinleyenleri tefekküre, muhasebeye davet ediyor. Bayramların vesilesi ile hatalarımızdan dönmemizi tavsiye buyuruyor. Madde madde yapılması ve sakınılması gereken hususlara dikkat çekiyor...
Bir kimsenin kurban kesmekle yükümlü sayılması için bulunması gereken şartlara kurbanın vücûb şartları denilir. Kurban kesmenin sünnet olduğunu söyleyenlere göre ise bunlar sünnet oluşun şartlarıdır...
Kesilen kurbanın etini kurban sahibinin kendisi, ailesi ve bakmakla yükümlü olduğu kimseler yiyebilir. Ayrıca kurban sahibi bu eti, yoksullara yedirebilir veya dağıtabilir. Eş, dost ve arkadaşlarına verebilir ya da hazırladığı bir ziyafete onları davet edebilir...
Hocaefendimiz hutbesinde hak ve batıla, hakkın gelmesi ile batılın zail olduğuna değiniyor. Tevhid inancının önemini açıklyor. Sorumluluklarımızı hatırlatıyor. Kurban a ait hususlara temas ediyor...
Hac mevsimi olan Zilhicce’nin ilk on günü ve geceleri, Ramazan ayının son on günü ve geceleri gibi feyizli ve bereketli zaman dilimleridir. 15 Eylül Salı günü itibariyle, içinde Kurban Bayramı´nın da bulunduğu bu mübarek aya girmiş bulunuyoruz...
Hocamız hutbesinde dünya hayatının faniliğini, boşa geçen zamanın israf olduğunu, ahiretle ilgili hususların telafisi olmadığını... anlatarak ikazlarda bulunuyor. Kurbana ilişkin hatırlatmalarda bulunuyor...
Kur’an-ı Kerim’de iman ehlinin özelliklerinden bahsedilirken, “Onlar, Allah’ı ayakta iken, oturarak ve yanlarına yaslanmış olarak zikreden kimselerdir.” (Âl-i İmrân, 3/191) ve “Ticaret ve alışveriş onları Allah’ı anmaktan alıkoymaz.” (Nûr 24/37) buyrulmaktadır...
Âlimler söz, davranış ve bilgilerinin kendilerine hâl olması, kalplerindeki bazı değişikliklerin sükûnet bulması, ilme'l-yakin bildiklerini ayne'l-yakin görebilmelerini sağlamak için ehil bir mürşide muhtaçtırlar...
...Onun içerisinde tertemiz olmayı seven kimseler vardır. Allah da çokça temizlenenleri sever. Tevbe 108..
Her vakit farz ve sünnet namazlarında okumuş olduğumuz Fatiha sûresinin içerisindeki dualardan bir tanesidir. Cenab-ı Allah’a tam bir şekilde teslim olup onun emirlerine kayıtsız şartsız boyun eğdikten sonra bu yol üzere kalmak için yaptığımız bir yakarıştır her rekâtta...
Hicret çok geniş manalı bir kelimedir. Haramlardan helallere koşmak, günahı bırakıp sevaba sarılmak da bir hicrettir. Peygamberimiz (s.a.s) buyuruyor ki: “Ameller niyetlere göredir. Bir kimsenin ameli, içinde taşıdığı niyete göre değer kazanır. Kimin ki hicreti Allah’a ve Resûlü’nedir, onun hicreti..
Hz. Ömer der ki: “Müslüman olup da dövülmeyen, dövmeyen bir kimse görmedim. Ancak, benim payıma bunlardan hiçbir şeyin düşmediğini gördüm. Kendi kendime: ‘Müslümanlar musibete uğrarlarken, ben musibete uğramamak istemem!’ dedim. Müslüman olduğum gece, kendi kendime düşündüm ki: Mekke halkından, ..
Her yıl özlemini çektiğimiz vatanımıza bin bir meşakkat içerisinde geliriz. Aslında biz gurbetçilerin çilesi, tatile vatana gelme özlemi, tatil bitip de buradan döndükten sonra başlar. Dostlar “hoşgeldine” gelirler, karşılıklı ziyaretleşmeler ve bu esnada hep gelecek yıla ait izne gidiş hazırlıklar..
Hicretin 7. yılında idi ki; Müslüman olduğunu açıkladığı halde münafıklıktan ayrılmayan ve sihirbazlıkta çok maharetli olan Yahudi Lebid b. A’sam’a, Yahudilerin elebaşları: “Ey Ebu’l-A’sam! Sen bizim en bilgili sihirbazımızsın! Muhammed bizim erkeklerimizi ve kadınlarımızı sihirledi, büyüledi. Biz ..
Yeni Müslüman olmanın bütün zevk ve heyecanını içinde taşıyan Vâsile, Resûl-i Ekrem Efendimizle (a.s.m.) sabah namazını kılmak için can atar. ..