Var dünyada garip işler, Yağmur yağar, akar seller. Çakan şimşekle gök gürler, Köksüz ağaçları alıp sürükler.....
Fâtih’in hocası, mutasavvıf, âlim-tabip ve şair. Asıl adı Şemseddin Muhammed b. Hamza’dır. ..
Biz Sana hasret kaldık, Yakıldık içten yandık, Dost dedik etek tuttuk, Nedametle uyandık...
Sana Kavuştur, İçimi boşatın aksın kanlı yaş, başlasın nefsimle amansız savaş.....
Muhterem Hocamız, "Sana Esirim" isimli eserinden "Akşemseddin" başlıklı şiirini okuyor ve şerh ediyor. Tasavvufi hayatın ne denli zengin olduğunu ilahi aşk ateşiyle yazdığı satırlarda açıklıyor. Muhabbet vesile olması temennilerimizle.....
İşte yine o can yakan sual, o canım sevgiliden geldi: “Sen mi, yoksa ben mi?”..
Hadis karşıtları, kimi kandırırsak kâr düşüncesiyle olmadık iddialar ileri sürmüşlerdir.....
Seher vakti öten kuşlar Hep seni anar Allah´ım Serin serin esen rüzgar Hep seni anar Allah´ım....
Ben öyle bir kuşum ki her akşam ve sabah, benim ıslığımla (ötüşümle) arş dile gelir.....
Vefatının sene-i devriyesinde iç/gönül dünyamızın manevi mimarı Hakikat bahçesinin nadide, güzel kokulu ve solmayan gülü, eş Şeyh es Seyyid Hacı Mustafa Hayri Baba Hazretlerini rahmet ve minnetle anıyoruz...
Ayasofya’daki kubbe kitâbeleriyle tarihe damgasını vuran Kazasker Mustafa İzzet Efendiyi tanıyalım...
Son devrin büyük Mutasavvıflarından Mustafa Hayri Öğüt Hazretlerinin Halifelerinden Hafız Mustafa Yaşar İşçi Hazretleri Hakk'a yürümüştür...
Peygamberimiz pazarda bir buğday sergisine uğradı. Elini buğday yığınının içine daldırınca parmakları ıslandı...
Muharrem Ayı vesilesiyle Hz. Hüseyin ve Kerbelâ şehitleri ile birlikte, Bedir’den Çanakkale’ye Vatanımız ve mukaddesatımız için can veren tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz...
Bir ses duydum Mehdi (a.s) ayak sesleri gibiydi, gelecek. Bir ses duydum nazar gördüm Hz. İsa gökten inecek.....
“Allahü Teâlâ’yı zikredenle zikretmeyen arasındaki fark diri ile ölü arasındaki fark gibidir.” Buhârî, Deavât/67..