Hem Rabbinizin mağfiretini isteyin. Sonra O’na tevbe edin ki, sizi takdir edilmiş bir zamana kadar güzel bir şekilde yaşatsın ve iyi hareket sahibine, fazlından dünya ve ahirette mükâfat versin. Eğer imandan yüz çevirirseniz, biliniz ki ben, başınıza gelecek büyük bir günün azabından korkarım. (Hûd ..
Ruhun hakikatinin mahiyetini, ona mahsus sıfatların neler olduğunu bildirmeye dinimiz müsaade etmiyor. Bunun için Allah Rasûlü (s.a.s) bunu açıklamadı. Nitekim Allahu Teâlâ, Peygamberimize şöyle buyurdu:..
Peygamber Efendimizin vefatlarından sonra, İslam düşmanları, Müslümanların arasındaki iman birliğini bozmak istedi. Abdullah ibni Sebe isimli Yemenli bir Yahudi, Müslümanlar arasında ilk fitneyi çıkardı. Hazret-i Osman'ın şehid edilmesine, Cemel ve Sıffin savaşlarının meydana gelmesine sebep oldu. ..
‘Hiçbir peygamber yoktur ki, ruhu, Cennetteki durağını görmedikçe alınmaz! Sonra, durağına gitmesi arzusuna bırakılır!’ ..
İman, Cenab-ı Allah’ın en büyük nimetlerindendir. Kişinin, dünya ve ahirette mutluluğudur. Bir şahıs, kelime-i tevhidi (ki o da bilindiği gibi Lâilâhe illallâh Muhammedu’r-Rasûlullâh demektir) diliyle söyler, kalbiyle tasdik ederse müslüman olur. İslâm hudutları içerisine girer. Kendisine müslüman m..
Sırrı açıklamak eziyet, tanıdık ve dostların hakkına karşı gösterilen gevşeklik olduğu için dinen yasaklanmıştır. Nitekim Hz. Peygamber (s.a) şöyle buyurmuştur:..
Peygamberimizin vefâtından sonra Bilâl-i Habeşî ayrılık acısına tahammül edemez olmuş, artık bir daha ezan okumamıştır. Resûlullah’a (sav) olan muhabbetiyle her gün yanıp, tütüyor gözyaşı döküyordu. ..
Peygamberimiz (a.s), bir gün Hz. Ebu Bekir’le Hz. Ömer’in arasında yürüyüp gittiği sırada, kardeşinin veya kendisinin hasta olan oğluna şifa için Tevrat okuyan bir Yahudiye rastladı...
Dıhyetü'l-Kelbî, iman etmeden önce zengin bir Arap melikiydi. Peygamber Efendimiz, onun müslüman olmasını arzu ediyordu...
Sohbet ve arkadaşlık için her insan elverişli değildir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a) şöyle demiştir:..
Rasûl-i Ekrem (s.a.s), 8 Haziran 632 tarihinde vefat etti. O'nun ayrılışı kalpleri hüzne boğmuş, inanan gönüllere büyük bir matem havası yaşatmıştır...
Müşrikler, Hendek savaşında bir gün, Peygamberimiz aleyhisselamın bulunduğu yere olanca güçleriyle hücuma geçtiler...
Peygamberimiz (s.a.s), bir adamın "Yâ zelcelâli vel ikrâm" diye dua ettiğini duyunca şöyle demiştir...
Peygamberimiz (a.s) bir gün, Kureyş müşriklerinden; Velid b. Mugîre, Ümeyye b. Halef, Ebu Cehil Amr b. Hişam'a rastlamıştı. Bunlar; kaşlarını gözlerini oynatarak, Peygamberimizle (a.s) alay ettiler. (1)..
Kur'ân'ın nazmını bozacak derecede aşırıya gitmeksizin sesi yükseltip ahenkli bir şekilde tertil ile güzelce okumak, sünnet-i seniyyedir. Çünkü Hz. Peygamber (s.a) şöyle buyurmuştur:..
Sakîf temsilcilerinden Evs b. Huzeyfe der ki: “Peygamber aleyhisselam, bir gece, yatsıdan sonra uzun müddet yanımıza gelmedi...