Cenab-ı Allah'ın(cc) Emirlerine Uymak İçin İbadetlerimizi Yapıyoruz 03.06.2015 ..
(Sayın Abdullah Demircioğlu Hocaefendi'nin 19.10.2006 tarihli "Kadir Gecesi" Sohbeti özetlenerek derleme yapılmıştır...)..
Abdullah b. Ömer'in (r.a), babası ikinci halife Hz. Ömer bin Hattab'tan (r.a) naklettiği Cibril (a.s) hadisi ismiyle meşhur, bu hadis-i şerif şöyledir: ..
Semâvât ve arza, emanet yüklenmek murâd olundu da onlar kabul etmediler, mazeret beyan ettiler, “Biz yapamayız ya Rab, bizi mazur gör!” diye yalvardılar, yakardılar. Cenâb-ı Allah da onların bu mazeretlerini kabul buyurdu. İnsan bu emaneti yüklendi. ..
Ve yine Rabbimiz bizi bir Ramazan ayına daha kavuşturdu. Ne kadar şükredelim, nasıl şükredelim? Ona (c.c) layıkıyla kulluk edemezken buna nasıl güç yetirelim? O'ndan niyazımız; azımızı çoğa sayması, kusurlu amellerimizi ahseni kabul buyurması, günahlarımızı lütfu keremi ile bağışlaması.....
Genellikle itikat kitaplarımızın başında farklı rivayetleri de bulunan bir hadis-i şerifin meşhur olan rivayetiyle Efendimiz (s.a.s): ..
Kur’ân-ı Kerimde hasetten bahseden bazı âyet-i kerimelerde Rabbimiz (c.c) şöyle buyurmaktadır: “Ehl-i Kitaptan birçoğu, hak kendilerince besbelli olduktan sonra, ruhlarındaki hasetten ötürü sizi îmanınızdan sonra küfre döndürmek hevesine düştü.(Bakara, 109)..
Şâban ayının onbeşinci gecesinde İslam aleminde kutlanan bu gecenin ismi olan 'berat' Arapça'da berâe-berâet kelimesiyle ifade edilir ve “iki şey arasında ilişki olmaması; kişinin bir yükümlülükten kurtulması veya yükümlülüğünün bulunmaması” anlamına gelir...
Vakfın, genellikle vâkıfı tarafından hazırlanmış nizâmnâmesine vakfiye denir. Bunlar, kadılık siciline işlendikten sonra kesinleşirdi. Tarih boyunca vakfiyeler, taş, deri ve kâğıt üzerine yazılmıştır. Şayet vakıf, bir bina ise bazen vakfiye bina duvarlarından birine kazılırdı. Nitekim Türkçe ilk va..
Mekke ve Medine Mukaddes Şehirlerdir 15.04.2016..
Muhakkak ki müslümanlar saadete huzura erişmişlerdir 06.05.2016..
Belçikada Flaman Halkına Tasavvuf ve Zikrullah Tanıtımı 30.04.2016..
İçimde garip bir yanma hissiyle, iliklerime kadar titrer bir halde olduğum yere diz çöktüm. Yanında bulunmanın verdiği huzur, sukunet hali ile gözlerimi alamadığım ama bakarken göz göze gelmekten çekindiğim ak sakallı, nur yüzlü bu güzel insan sanki bin dört yüz yıl öncesinden çıkıp gelmiş gibiydi. ..
Ebû Râfî radıyallahu anh'den rivâyet edildiğine göre Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: “Benim emrettiğim veya nehyettiğim bir konu kendisine iletildiğinde sakın sizden birinizi, koltuğuna yaslanmış olarak, ‘biz onu bunu bilmeyiz. Allah'ın kitabında ne görürsek ona uyarız, o ..