“Kurb”da ilk derece (Allah’ın) taatına yakın olmak ve bütün zaman boyunca ona ibadet vasfı ile muttasıf olmaktır. Bu‘d ise Allah’ın emirlerine muhalefet etmekle kirlenmek ve ona karşı itaatli olma hâlinden uzaklaşmaktır...
Abdâllar da Eyvallah ve bârakallah! Erlik ve kemâl işâretten anlayan kimsenindir dediler ve bu ayna ile ne kastedildiğini anladılar...
Âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamberin mevlid kandilini idrak edince, her müslümanın derin derin düşünmesi lâzımdır. O’nun hayatı, sahabileriyle olan münasebeti, Kur’ân-ı Kerim’den sonra eşsiz hadisleri bize ne anlatıyor neleri haber veriyor, acaba anlayabiliyor muyuz? O hadislere gerekli iti..
Derler ki: Dünyada dördüncüsü olmayan üç kişi vardır. Nişabur’da Ebû Osman, Bağdat’ta Cüneyd, Şam’da Ebû Abdullah b. Cellâ...
Biri halktan, diğeri devlet memuru iki kişi kavga etmişler, halktan olan zat memura saldırarak dişini kırmış, bunu gören polis saldırganın yakasına yapışarak: Hadi, seni valiye götüreceğim, demiş...
Şefkat ve merhamet, Allah’ın yarattıklarına acımak, onların her zaman iyiliğini düşünmek, mutlu olmalarını istemek ve onlara sürekli yardım isteği taşımaktır. Cenâb-ı Hak, Kur’ân-ı Kerîm’inde, Peygamber Efendimiz hakkında: “(Rasûlüm!) Biz seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik” (Enbiyâ, 21/1..
Bir kimse, Allah'ı seveni görürse, kalbi ilâhî tecelliye kavuşur. İstidadı varsa, sır âlemi ile Hakk'a vasıl olur. Rabb’imizin varlığı görülür. ..
Yukarıdaki ifade Kur’ân-ı Kerim’de birkaç defa geçmektedir. İlk soru şu: Bu ifade hangi konulardan söz edilirken geçmektedir? Cevap çok zor değildir...
Mevlânâ Hazretleri bir gün kuyumcular çarşısından geçiyordu. Hal arkadaşı, mana yoldaşı Selahaddin Zerkub’un sarraf dükkânının önünden geçerken birden aşka geldi, semâa durdu...
Peygamberimiz (a.s) bir gün Mescid’de otururken, bedeviye benzeyen bir adam gelip Peygamberimizin (a.s) yakınında iki rekât namaz kıldı. Namazı itinasız ve gevşek kıldı...
Havâss'ın abdest âdâbı dörttür: * Uzuvlarını huzur-i kalb ile yıkamak * Daim abdestli bulunmak ..
Ey kardeşim, bilmiş ol ki ilimler insan ruhunda gizli bir halde mevcut olup tüm insanlar ilimleri öğrenmeye kabiliyetlidir. Bazı ruhlar sonradan meydana gelen herhangi bir arıza ve sebepten dolayı bu kabiliyetini kaybedebilir. Bunu şu hadislerden anlıyoruz: “İnsanlar, şirk ve küfürden temiz bir hal..
Abdullah ibn-i Hubeyb (r.a) şöyle dedi: Rasûlullah (s.a.s) bana şöyle buyurdu: “Akşam ve sabah vakitlerinde Kulhüvallâhü ehad.....
İki küçük karınca ve onlara ekmek, su verenlerin hikâyesi: Aşk Yolunda Adım Adım..
Kureyş kâfirleri İslâmiyet'in yayılıp kabul görmeye başladığını gördüklerinde, Peygamberimizin kabileleri olan Hâşim ve Muttalib Oğulları'ndan kimseler ile evlenmemek, alışveriş yapmamak, konuşmamak ve onlarla oturmamak üzere aralarında antlaşma imzaladılar...
Amr İbnu’l-Âs (r.a)’den rivayet edildiğine göre Rasûlullah şöyle buyurdu: “Bizim orucumuz ile Ehl-i kitabın orucu arasındaki en önemli fark sahur yemeğidir.” (Müslim, Sıyâm/45; Ebû Dâvûd, Savm/15)..