Abdullah Demircioğlu Hocamızın "Hadislerle İnsanlığa Sesleniş-1" kitabından alıntılanmıştır...
Allah dostu olmak ayrıcalıktır. Bunlardan biri de Muhyiddin İbnü’l-Arabî’dir. İbnü’l-Arabî Hz. 350’den fazla eser yazmıştır. Ancak birçokları kaybolmuştur. Onun bir takım kerametleri vardır. Bunu imanından, Hz. Peygamber’den (s.a) almıştır. Allah ona lutfetmiştir. O lütfettikten sonra kim bir şey diyebilir? Sûfi bir kişiliğe sahip olan İbnü’l-Arabî’nin yazdığı eserler anlaşılmadığından dolayı zamanında tekfir edilmiştir. Bu eserlerden bir tanesi de eş-Şeceretü’n-Numâniyye fi’d-Devleti’l-Osmâniyye’dir. Bu eserinde şöyle bir hakikat vardır ki o da şudur: Devlet-i Âl-i Osmâniye’nin geleceğini orada keramet yoluyla bildiriyor. Allah bildirdikten sonra niye olmasın ki! Niye inkâr ediyorsun? Bunlar Allah’ın bir hikmeti ve Peygamber’in (s.a) devam eden mucizelerindendir. Kendisi Endülüs Müslümanlarından olmasına rağmen Şam’da defnedilmiştir. İbnü’l-Arabî, kabrinin harap olacağını ve Yavuz Sultan Selim tarafından ihya edileceğini, “Sîn (Selim) Şîn’e (Şam’a) girince Muhyiddin’in kabri ortaya çıkar.” şeklindeki rumuzlu ifadesiyle önceden bildirmiştir. Biz böyle muttaki, Ehl-i Sünnet, veli birini nasıl küfürle itham edelim? Allah bizleri onun şefaatine nail eylesin. Birçok kez Anadolu’ya gelmiş, Konya’ya uğramış, dostu Sadrettin Konevi’nin babası olan Mecdüddin İshak vefat edince vasiyeti üzerine dul kalan hanımıyla evlenmiştir. Sadrettin Konevi hazretleri de ona yakınlığı sebebiyle ondan etkilenmiş ve zihninde açılmalar olduğunu söylemiştir.
Yine bir defasında Muhyiddin İbnü’l-Arabî; “Sizin taptıklarınız benim ayağımın altındadır!” dedi ve ayağını yere vurdu. Bu söz üzerine zamanın ulemâsı, Muhyiddin İbnü’l-Arabî’nin; Allah benim ayağımın altındadır, dediğine hükmederek onu kâfir ilan ettiler ve idamına hükmettiler. Sultan Selim Han, bu sözü nerede söylediğini araştırıp orayı da buldu. Orayı kazmalarını emretti. Kazdıklarında oradan bir küp altının çıktığını gördüler. Yavuz Sultan Selim şöyle söyledi:
“Hz. Peygamberimiz ‘Dininiz paranız, kıbleniz kadınlarınız’ buyurmadı mı? İşte Muhyiddin İbnü’l-Arabî de buna dayanarak, taptığınız ayağımın altında demekle, benim ayağımın altında altın var demek istemiş ama o zaman bunu kimse anlayamamış ve Muhyiddin’i haksız yere idam etmişler.”
Osmanlı, İslâm dinine çok hizmet etmiştir. Allah onların mekânını cennet eylesin.
Bizi sosyal medyada paylaşın: