Kaynayan o cahîm, o sakar Senden korksun.
Kaynayan o cahîm, o sakar
Senden korksun.
Olur mu deme
Öyle olacak
Yarın o dehşetli günde
O, mü’minden korkacak
Sıratta olduğu gibi
‘Cüz yâ mü’min’ diyecek
Aman, çabuk geç, çabuk geç!
Senin nurun, nerede ise benim
Volkanlar gibi kaynayan ateşlerimi
Bir anda söndürecek
Biz mü’minler inanıyoruz
İmanımız olduğu halde bu dehşetli andan
Tir tir titriyoruz.
Kâfirlerin, münafıkların umurunda mı?
Zaten inanmıyor ya
İstediği gibi yaşıyor
Onlar için “BEL HÜM EDAL” buyuruluyor
O halde mü’min kardeşim
Sen de doğru yaşa dünyada
‘Festakim kemâ umirte’ emrine
Peygamberin ‘Beni Hûd suresi kocalttı’
Düşün, düşün, yine de düşün de
Kulak ver Cenâb-ı Allah’ın bu ayetine
Bazen durup da kendi kendime soruyorum
Acaba ben, sözlerimle, yazılarımla
Karamsar bir tablo mu çiziyorum
Hayır, hayır, öyle değil
Ben, ayetlerin, hadislerin hükümlerini
Bildiğim kadarıyla söylüyorum
Bunları avazım çıktığı kadar
Gırtlağımı yırtarcasına haykırıyorum
Şairin dediği gibi kalbimin dili yok
Ondan bîzarım
Öyle ise insanlar
Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz
Hükmü var
O halde
Kul hakkıyla ölme
Zulmederek
Huzura gelme
Sakın ola ki fâni dünyada
Haram yeme
Küllüküm râ‘in hükmü nedir
Okuyup dinleyip de
İbret aldın mı?