Bugün Müslümanların, hakkı tebliğdeki metotlarının yanlış olması sebebiyle İslâm çatısı altında toplanma anlayışı zarar görmektedir. Hakkı anlatmadaki usûlümüzü Kuran-ı Kerim en güzel ve en açık şekilde ortaya koymuş, Peygamberimiz (s.a.v.) kapalı kalmadan hepsini sözüyle ve özüyle açıklamıştır. Bunların önemli olanlarından bazılarını şöyle sıralayabiliriz:
1. Sert ve kaba olmamak.
2. İslâm hakkında yeterince bilgili olmak.
3. Yapılan küçük de olsa hayırlı bir davranışı takdir etmek, insanların gönüllerini almak.
4. Yanlışları düzeltirken kimseyi kırmadan ve yıkmadan düzeltmek.
5. Samimi ve ihlâs sahibi olmak.
6. Gerektiği zaman -velev ki batıl ve yanlış bile olsa- İslâmın dışındakilerin faydalı olan ve fakat günâha varmayan metod, usul ve yöntemlerinden usûlüne göre istifâde etmesini bilmek.
7. Muhâlifleri iknâ etmek.
8. Anlattığımız şeye, insanların hepsinin ihtiyaçları olduğunu herkese kabul ettirmek.
9. Düşmanları çoğaltmamak, mümkün olduğu kadar azaltmak.
10. Fedâkâr olmak.
11. Cesâretli olmak.
12. Cömert olmak.
13. Dediğimizi yapmak, yaptığımızı söylemek.
14. Bir zikir ordusu kurmak.
15. Kendimize yol gösterecek,kendisinden direktif alacağımız ilmine, ameline güvendiğimiz bir âlim kişi bulmak. Onu başkan seçmek, ihtilâfa düştüğümüz meselelerde onun görüşünü almak.
16. Zaman zaman müşâvere etmek.
17. İstihâre yapmak.
18. Çalışkan ve dürüst olmak.
19. İslâm düşmanlarının metot ve usûllerini bilmek. Onların silahlarına karşı silah hazırlamak.
20. İyi bir hitâbet gücüne sahip olmak.
21. İhtiyaç olanların bazı Avrupa dillerini bilmesi, gerektiğinde bu dillere tercümeler yapmak.
22. Küçük cemiyetlerden büyük cemiyetlere doğru yol almak.
23. En yakınlarımızdan işe başlamak.
24. Kendi hemcinslerine anlatması için kadınlardan da bir cemaat teşkil etmek.
25. Çocuklara, gençlere, orta yaşlılara ve ihtiyarlara yönelik çalışmalar yapmak.
26. İnsanları İslâm’a ısındırmak, nefret ettirmemek.
27. Hataları kolay düzelir göstermek.
28. Göze, kulağa, mânevi duygulara hitâb eden sesli ve yazılı bir yayın organına sahip olmak.
29. Sakatları, gönlü kırılmışları, zulme ve felâkete uğramışları ihmâl etmemek.
30. İhtilaflara, ayrılıklara sebep ve vesile olacak konulardan, tutum ve davranışlardan sakınmak.
31. Müslümanlar arasındaki ayrılıkların ana sebebi zikrin ve fikrin olmayışıdır. Bunun için zikrin mânâ ve ehemmiyetini iyi kavramalıyız.
Bu ve bunun gibi yukarıda sayılan maddelere daha ilaveler yapmak ve onları çoğaltmak mümkündür. Ama burada bizim saydıklarımız tamamen kavranırsa, bu usul ve metot üzerinde gidilirse dâvâmız İslâm’a hizmet hususunda çok mesâfe alacağımız inancındayım. Cenâb-ı Allâh’tan duâmız; bizi kendine kul, resulüne ümmet ve İslâm dinine hizmetçi kılsın.
ZÜ'L CENAHEYN...