Bir gün sohbette Hayri Baba Kaddesallahu Sırruh Hazretlerine "Efendim, bir gün tespihlerimizi okuyamazsak, zararımız ne olur?" diye bir sual soruldu...
Tasavvuf yolu, insanın derûnunda pek çok manevi haller meydana gelmesine sebeb olan bir yoldur. Bu manevi hallerden biri de vecddir. İlim amele, amelde kişiyi manevi zevk ve irfana taşır. Bir elma ağacı yere dikilir, bu amelle sulanır, neticesi olarak meyve verir. İşte insan o meyveyi yerken ald..
Bu günkü halinle ruhaniler zümresine girmeği özleme. Bütün varlığın yok olmadıktan sonra erenlere katılamazsın. Bütün duyguların tek tek hak yola girmeli. Bir bir varlığın maddi alemden ayrılmalı...
Ruhun hakikatinin mahiyetini, ona mahsus sıfatların neler olduğunu bildirmeye dinimiz müsaade etmiyor. Bunun için Allah Rasûlü (s.a.s) bunu açıklamadı. Nitekim Allahu Teâlâ, Peygamberimize şöyle buyurdu:..
‘Hiçbir peygamber yoktur ki, ruhu, Cennetteki durağını görmedikçe alınmaz! Sonra, durağına gitmesi arzusuna bırakılır!’ ..
Nefsâni hazlardan vazgeçip rûhâni hazların deryasına dalmak isteyen... Kuru iddiaları terk eyleyip, cân u gönülden ihlâsa sarılan... ..
Hacı Mustafa Hayri Baba Kaddesallahu Sırruh Hazretlerinin oğlu Abdulkadir Efendi şöyle anlattı: Bir gece Hayri Baba Kaddesallahu Sırruh Hazretleri, Malatya'da zikrullah yaptırıyordu. Baktım halka neşeli değil. İhvanlar zoraki çalışıyorlar...
İnsanların kendi nefislerine karşı da birtakım görevleri vardır. Bu görevlerin bir kısmı bedenlerine, bir kısmı da ruhlarına aittir. Başlıcaları şunlardır: ..
Hayri Baba (kaddesallahu sirruh) Hazretleri bir gün şöyle anlattı. "Hasan-ı Şazeli Hazretlerinin okumuş olduğu evratlardan bir tanesini hoşlandığım için bir kaç gün okudum...
Ruhsat; Yüce Allah tarafından kullara teklif olunan hükümlerde(1), kendilerinin özürleri sebebiyle(2) gösterilen kolaylık ve genişliktir.(3)..
Kendini tanımak, bilmek istersen, iki şeyden yaratılmış olduğunu bilmelisin. Biri zahirî kalıp. Buna beden derler. Göz ile görülebilir. Diğeri bâtın [içyüz, görünmeyen taraf] mânâsındadır. Ona nefs derler, ruh derler ve kalb derler. ..
Hayri Baba (kaddesallahu sirruh) hazretleri bir sohbet esnasında geçmişten bahisle şöyle anlattı:..
Vecdin hakikati ve mahiyeti hakkında halkın uzun konuşması vardır. Halktan, sûfileri ve dinleme ile ruhlar arasındaki münasebet yönüne bakan hakîmleri kastediyorum. Bu bakımdan biz, onların sözlerinden, lafızlar ve deyimler nakledelim. Sonra oradaki hakikati keşfetmeye çalışalım. Zünnûn-i Mısrî şöy..
İlham; küllî ruhun, saflığına, kabiliyetine, istidadına göre insan ruhunu uyarmasıdır. O vahyin kısmî bir yansımasıdır. Vahiy, gaybî hallerin ayan beyan tezahür etmesi olup, ilham ise gaybî şeylere kapalı bir tarzda işaret edilmesidir. Vahiyden hâsıl olan ilme nebevî ilim, ilhamdan hâsıl olan ilme d..
Kabz, darlık sıkıntı, ruhun üzüntülü, dertli, elemli ve endişeli olması hâli, akıl ve kalpteki verimsiz ve kısır hâl, celali tecellileri müşahede hâli. Bast; neşe, sevinç rahat ve huzur hâli. Ruhun feyz, kalbin ilham alma hâli, Cemâli tecellileri müşahede hâli...
Kul, namaz kılarken hatırına türlü düşünceler gelebilir. Bu kısımda bunların hükümlerini ele alacağız. Kul, namazda hatırladığı bir hayrı yapmak için acele etmelidir. Bu, Allah Teâlâ’ya en sevimli gelen şeylerdendir. Çünkü O, bunu kuluna en sevdiği bir an ve ortamda hatırlatmıştır. Namazda akla gel..