1. Sûrî ve kevnî keramet: Hissi ve maddî bir keramettir: Tayy-i mekân, su üzerinde yürümek, ihtiyaç zamanında yenecek ve içecek bulmak... gibi...
En büyük insan fâtihleri; peygamberler, sahabîler, veliler ve bu çizgide yürüyen bilginler ve düşünürler hangi kapıdan girmişlerse bizim de o kapıdan girmemiz gerekiyor...
İmam-ı Gazali hazretleri, ‘‘Anatomi ve astronomi ilimlerini bilmeyen, Allahü Teâlâ’nın varlığını ve kudretini iyi anlayamaz’’ buyuruyor...
“Ey Can! Ey bütün canların, can oluşuna sebep olan, ey canlara kanat verip, onları ötelere uçuran azîz varlık! Seninle beraber olunca ziyandan korkulur mu? ..
Kâinatın en muhteşem varlığı olan insan çok hassas bir denge üzerinde yaşamaktadır. Ölçüsüz bir ilaç, yüksek ateş veya aşırı bir üzüntü bu dengeyi bozmakta ve insan “düşmek”tedir. Aynı denge kâinatta da vardır. Çağdaş insan “teknik” adına, “teknik buluş” adına, bu nizama müdahale etmekte, tabiatın ..
Sûfîlerin sözleri arasında en çok geçen ıstılahlardan biri de şâhid kelimesidir. Falan ilim şâhidi ile, filân vecd şâhidi ile, falan hâl şâhidi iledir, derler ve şâhid sözü ile, o anda insan kalbinde hazır ve mevcut olan şeyi kastederler...
Ey kardeşim, bilmiş ol ki ilimler insan ruhunda gizli bir halde mevcut olup tüm insanlar ilimleri öğrenmeye kabiliyetlidir. Bazı ruhlar sonradan meydana gelen herhangi bir arıza ve sebepten dolayı bu kabiliyetini kaybedebilir. Bunu şu hadislerden anlıyoruz: “İnsanlar, şirk ve küfürden temiz bir hal..
Çağımız insanını mahveden en büyük bombanın adı “sekülerizasyon”dur. Yani dünyevîleşmek. Yani âhireti yok saymak…..
Halvet, dinin selameti, nefis ahvalinin yok olması, amelin Allâh için yapılması içindir. Keşf ve Fetih mülahazasıyla yapılan halvet fitneye düşme demektir. Taleb edilecek istikamettir; keramet değildir. ..
Sûfî Ebu Muhammed Cerirî (ö. H.321) şöyle diyor: “İlk nesil Müslümanlar arasındaki ilişkilerde, dini hükümler esas alınmıştır. Sonra, din inceldi ve riayet edilmez oldu...