Hasan-ı Basrî, tabiinin büyüklerindendir. Hicri 21/642 yılında Basra’da doğmuştur. Doğduğu zaman Hz. Ömer halife bulunuyordu. Sahabenin; Hz. Osman, Hz. Ali, Abdullah b. Abbas ve daha birçok ileri gelenleri ile karşılaşmış ve onların sohbetlerinde bulunmuştur. Ashab-ı Kiramdan yüz otuz kişiyle görüşt..
Hüseyin b. Ali b. Ebu Talib, Resulullah (s.a.v.) Efendimizin torunu, gülü ve cennet ehli gençlerin efendisidir. Annesi Resulullah (s.a.v.)’ın kızı Hz. Fatımtü’z-Zehrâ’dır. Babası âbid, zâhid ve henüz çocuk denecek yaşta Müslüman olmuş Hz. Ali’dir. ..
Ebû Talib’in oğlu olan Hz. Ali (k.v.), soy itibarıyla Abdulmuttalib b. Hâşim b. Abdi Menâf b. Kusay’a ulaşır. Annesi Fâtıma binti Esed b. Haşim b. Abdi Menâf’tır. Annesi ilk defa bir Haşimî dünyaya getiren kadın olarak bilinir. İslam üzere hicretten sonra Medine-i Münevvere’de vefat etmiştir. Hz. Al..
Peygamberimiz aleyhisselam yalnız kendi kavminin değil, Hz. Ali’nin dediği gibi, bütün insanların da en doğru sözlüsü ve ahdine en vefalısı idi...
Hıristiyan âleminin Hz. İsa’yı ilahlaştırması, O’nu ilah veya ilahın bir unsuru olarak kabul etmeleri, Şiilerin Hz. Ali ve O’nun soyundan gelenlere aşırı derecedeki bağlılıkları.....
Hazreti Ali (r.a) hurma bahçesinde akşama kadar çalışmış, akşam da devesinin üzerine bir çuval hurma yükleyerek evinin yolunu tutmuştu...
Peygamber Efendimiz’in Hz. Ali’ye öğütlerini kapsayan bu çalışma, genellikle “Vasiyyet” olarak anılan ve derleyenleri içinde İbnü’l-Arabî gibi ünlü mütefekkirlerin de yer aldığı geleneksel literatüre dayanmaktadır...
"Cahil, bilmediğini sormaktan utanmasın. Âlim, içinden çıkamayacağı bir meselede 'en iyisini Allahu Teâlâ bilir’ demekten sakınmasın."..
Hz. Ali der ki: “Bedir günü, savaş şiddetlendiği zaman, Resûlullah aleyhisselama sığınmıştık. O gün, insanların en cesaretlisi ve en kahramanı o idi. ..
Hz. Ali’ye, akrabaları, kendisinin Resûlullah aleyhisselamla olan yakın akrabalığını ileri sürerek Hz. Fâtıma’yı ondan istemesi için baskı yaptılar. Sa’d b. Muaz da, bu hususta Hz. Ali’yi teşvik ve ikna etti...
Amr b. Kays’tan rivayet edildiğine göre, Ali’ye (r.a) “Niçin gömleğine yama yapıyorsun?” diye sorulunca: “Kalbim huşu’ içinde olsun, mü’minler de örnek alsınlar diye” karşılığını vermiştir...
Cenab-ı Allah, O’na risâleti verdiği zaman bu ilahi nurdan ilk koru alan Hz. Ali oldu. Rasûlullâh, ailesini ve Kureyşlileri İslam’a davet ettiği zaman o daha çiçeği burnunda bir gençti...
Hz. Ali (ra) şöyle anlatır: Rasûlullah (sav) zamanında Medine sokaklarından birinde yürümekte olan bir adam, yine yolda yürümekte olan bir kadına baktı. ..
Amr b. Abdullah el-Cühenî şöyle rivayet etmiştir: “Ali’yi (a.s) bir izâr ve bir ridâya bürünmüş oldu¬ğu halde elinde bir kamçıyla gördüm. Sanki bedevî bir Arâbîydi. Karâbîs çarşısına kadar geldi. Üç dirhemlik bir gömleğe sahip çıktı. Satıcı onu tanıyınca vazgeçti. Ondan bir şey almadı. Başka birisi..
Hz. Hüseyin (r.a), Hicretin dördüncü yılı Şaban ayının beşinde dünyaya geldi. Hz. Ali der ki “Hasan Resûlullâh’a, göğsünden başına kadar olan kısmında, Hüseyin de, bundan aşağı olan kısmında çok benzerdi. Peygamberimiz, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’e bakıp: “Allah’ım! Ben, bunları seviyorum. Sen de s..