Muridan
Üç Ayların Fazileti ve Regaib Kandili

Üç Ayların Fazileti ve Regaib Kandili

“Receb şehrullah; Allah’ın ayı, Allah’ın tevbeleri kabul ettiği ay... Şa’ban benim ayımdır. Ramazan da ümmetimin ayıdır.”(Aclûnî, Keşfu’l-Hafâ, I, 423, Hadis No: 1358)

Üç Aylara Doğru

Allah'ın her birimiz için takdir buyurduğu ömür hazinesi her gün bir bir azalıyor. Yolun sonuna ne kadar yakın olduğumuz belli değil; kaç yıl, kaç ay, kaç hafta, kaç gün, saat, dakika, saniye... Hesap Günü için azık hazırlama fırsatı, her geçen gün elimizden hızla kaçıp gidiyor. Yüce Rabbimizin Ahsen-i takvim (Tîn, 95/4) olarak yarattığı insanoğlu hızla akıp giden dünya hayatının içinde o kadar kaybolmakta ki ona yaratılış gayesini hatırlatacak işaretlere ihtiyaç duymaktadır.

Nasıl ki yollarda yönümüzü bulmamıza yarayan, yolu nasıl takip etmemiz gerektiğini bildiren işaretler varsa, manevi hayatımıza yön veren hatalarımızı görüp kendimizi hesaba çekilmeden önce hesaba çekeceğimiz dönüm noktaları mübarek gün ve gecelerimiz vardır.

Akıp giden zamanın önemli durakları olan ve içinde kandilleri barındıran… Işıklarıyla sadece karanlık gecelerimizi değil, aynı zamanda manevi feyziyle de bunalan gönüllerimizi aydınlatan, zihinlerimizi berraklaştıran… Mübarek gecelerle dolu Üç Aylar…

Regaip Kandiliyle başlayan, bin aydan daha hayırlı Kadir Gecesiyle zirveye ulaşan, kandiller zincirini içinde barındıran, Ramazan Bayramıyla da maddî ve manevî alanda bayrama dönüşen manevi yükseliş ve bağışlanma ayları…

Üç aylar, bizim için bir fırsatlar silsilesi adeta. Yaratılış gayemizi düşünmemiz, Yaratan ve yaratılanlarla olan münasebetlerimizi değerlendirmemiz için bir fırsat…

Gündelik hayatın karmaşası içerisinde bunalan ve daralan ruhumuzun inşirahı; genişliği ve ferahlığı için bir fırsat...  Her şeyden öte arınmak için eşsiz bir fırsat...

Her gün ömür takvimimizden bir yaprak koparken, süratle ömür sermayemiz tükenirken, akıbetimiz olan ölüme hızla koşarken, şu fani olan hayat yolunda, dünyanın ötelere bir hazırlık yeri olduğunu idrak etmek, asıl ve ebedî olan ahiret yurduna hazırlanmak ve az zamanda çok kazanma vaktidir üç aylar…

İnsanoğlu bu dünyada nasıl yaşamışsa, kıyamet gününde Allah’ın huzuruna, dünyada işledikleriyle birlikte varacaktır. Götürdükleri iyi ise sevinip mutlu olacak; kötü ise pişmanlık duyarak mahcup olacaktır. Ancak bu mahcubiyetin orada faydası da olmayacaktır. Fayda görebilmek için önceden hazırlık içerisinde olmak lazımdır.  Bu konuda Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulmaktadır:

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اتَّقُوا اللَّهَ وَلْتَنظُرْ نَفْسٌ مَّا قَدَّمَتْ لِغَدٍ وَاتَّقُوا اللَّهَ إِنَّ اللَّهَ خَبِيرٌ بِمَا تَعْمَلُونَ

“Ey iman edenler! Allah'tan korkun, herkes yarın için ne hazırladığına bir baksın; Allah'tan sakının, çünkü Allah, işlediklerinizden haberdardır.'' (Haşr, 18)

Önümüzdeki üç ay içerisinde gündelik hayatın tek düzeliğinden ve sıradanlığından bizleri alıp, kendi hususi atmosferine götüren bu güzel ve özel günleri ardarda yaşayacağız.

İnsanlığın yeniden vahiyle buluştuğu hayat rehberimiz Kur’an-ı Kerim’in inmeye başladığı Ramazan ayı ve Kadir Gecesi’nin gölgesi üzerimize düştüğü şu günleri fırsat bilerek, önce kendimizden başlayarak ailemiz, çoluk çocuğumuz, akrabalarımız, komşularımızla ve tüm İslam âlemiylebirlikte üç ayların manevi atmosferine girip yeni bir başlangıç yapalım.

  • Üç aylar

"Üç Aylar'' olarak bilinen Recep, Şaban ve Ramazan aylarının feyizli ve bereketli maneviyat mevsimine bir defa daha giriyoruz. Üç ayların ilk kandili olan Regâib Kandilini 11 Ocak Perşembe günü idrak edeceğiz inşaallah.

Üç aylar, kameri takvime göre Recep, Şaban ve Ramazan aylarıdır. Bu aylar, rahmet dalgalarının başladığı, manevî huzur ve sükûnun kalplere doğduğu, ilâhî rahmetin coştuğu aylardır. 

Peygamberimiz (s.a.s) Receb ayı girdiğinde şöyle dua etmiştir:

اَللّٰهُمَّ بَارِكْ لَنَا فِي رَجَبَ وَشَعْبَانَ وَبَلِّغْنَا رَمَضَانَ

“Allah’ım! Receb ve Şâban’ı hakkımızda mübarek eyle, bizi Ramazan’a ulaştır...”.(Ahmed b. Hanbel, Müsned, I, 259; Taberânî, el-Mu’cemü’l-evsat, IV, 189)

Üç ayların birincisi olan Receb'in manevî değerine, Kur'an-ı Kerim’de şu şekilde işaret buyrulmuştur.

اِنَّ عِدَّةَ الشُّهُورِ عِنْدَ اللّٰهِ اثْنَا عَشَرَ شَهْرًا ف۪ي كِتَابِ اللّٰهِ يَوْمَ خَلَقَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ مِنْهَٓا اَرْبَعَةٌ حُرُمٌۜ ذٰلِكَ الدّ۪ينُ الْقَيِّمُ فَلَا تَظْلِمُوا ف۪يهِنَّ اَنْفُسَكُمْ

“Allah’ın gökleri ve yeri yönettiği günkü yazısına göre ayların sayısı on ikidir. Bunlardan dördü haram aylarıdır. Bu, dosdoğru bir nizamdır. Öyleyse o aylar içinde kendinize yazık etmeyin...”(Tevbe, 9/36.)

Bu ayet-i kerimede işaret edilen haram ayların Zilkade, Zilhicce, Muharrem ve Recep ayları olduğunu Hz. Peygamber şu hadisleriyle açıklamışlardır:

الزَّمَانُ قَدِ اسْتَدَارَ كَهَيْئَتِهِ يَوْمَ خَلَقَ اللّٰهُ السَّمَوَاتِ وَالأَرْضَ ، السَّنَةُ اثْنَا عَشَرَ شَهْرًا ، مِنْهَا أَرْبَعَةٌ حُرُمٌ ثَلاَثٌ مُتَوَالِيَاتٌ ذُو الْقَعَدَةِ وَذُو الْحَجَّةِ وَالْمُحَرَّمُ ، وَرَجَبُ مُضَرَ الَّذِى بَيْنَ جُمَادَى وَشَعْبَانَ

“Muhakkak zaman Allah’ın yarattığı günkü şekliyle akıp gitmektedir. Sene on iki aydır. Bunlardan dördü haram aylardır. Bunlardan üçü peş peşedir: Zilkade, Zilhicce, Muharrem, bir de Cemaziyel-ahir ile Şaban ayları arasında olan Mudar Kabilesinin ayı Recep’tir”( Buhâri İlim 9; Müslim, “ Kasâme”, 29)

Receb ayı da, o dört haram aydan birisi... Yâni zilkàde, zilhicce, muharrem peş peşe geliyor, hac yapılıyor. Hacca gidiliyor, hacdan dönülüyor. Ama Receb ayı da onlardan beş ay sonra gelmiş. Sayalım: Muharrem, safer, rebîül-evvel, rebîül-âhir, cemâziyelevvel, cemaziyel-âhir, receb...

İşte önümüzdeki 12 Ocak Cuma günü üç ayların başlangıcı ve Receb ayının ilk günü… Receb ayın İlk Cuma gecesi olan Perşembe akşamı da Regaip Kandillidir.

 Arifler, din alimleri kitaplarında yazmışlar ki:

“Yıl, ağaç gibidir. Receb ayı ağacın yapraklı, şaban meyveli, Ramazan ise meyvesinin toplanacağı zamanı gibidir.”

Nitekim Zünnun-i Mısri üç aylar hakkında şöyle demiştir:

 “Recep tohum ekme ayıdır, Şaban sulama ayıdır, Ramazan hasat ayıdır. Herkes ne ekerse onu biçer. Ne yaparsa cezasını çeker.” Demek ki recep ayı, bizi ramazana hazırlayan bir mevsimin ilk adımı oluyor.

Ramazan da on bir ayın sultanı... İnsan Ona birden, hemencecik girmiyor, kendisini hazırlayarak, derleyip toparlayarak giriyor. Onun için, “Receb ayı tevbe ayıdır.” demişler.   Şa’ban ayı ibadetlere devam etme ayıdır. Ramazan da mükâfatlarını alma ayıdır. Böyle çeşitli kelimelerle bu ayların birbirleriyle irtibatlı olduğu beyan edilmiştir.

رَجَبُ شَهْرُ اللّٰهِ ، وَشَعْبَانُ شَهْرِي، وَرَمَضَانُ شَهْرُ أُمَّتِي

“Receb şehrullah; Allah’ın ayı, Allah’ın tevbeleri kabul ettiği ay... Şa’ban benim ayımdır. Ramazan da ümmetimin ayıdır.”(Aclûnî, Keşfu’l-Hafâ, I, 423, Hadis No: 1358)

Recep Ayı, gerek İslâm’dan önce gerekse İslâm’dan sonra mukaddes olarak bilinen bir aydır. İslâm dini gelmeden önce, bu ay girer girmez, Arap kabileleri arasında harp etmek, baskın ve çapulculuk yapmak yasaklanır, herkes kendisini bu ayda güven içinde hissederdi.

İslâm geldikten sonra da, bu aya olan hürmet devam ettirildi. Bu ay Regâib  ve Mîrâc gibi mübarek geceler ve ilâhî tecellilerle şereflendirildi. Ülkemizde de asırlardır “Üç Aylar” geleneği oluşmuş ve “Ramazana hazırlık” Recep ayının gelmesiyle başlar hale gelmiştir. Bu mübarek aylar içerisinde öyle feyizli ve bereketli geceler vardır ki, Yüce Allah’ın rahmet ve mağfireti, bu gecelerde mü’minler üzerine sağanak sağanak yağmaktadır.

Üç aylar, Rabbimizin rızasını aramak ve kazanmak için fırsatlarla dolu bir zaman dilimidir. Üç aylar, arınma, günahlardan kurtulup Hakka yönelme, ibadet, dua ve istiğfar zamanı. Ahirete yatırım vaktidir.

Üç aylar,yaralı kalplere merhem olmak, mahzun gönüllere neşe ve sevinç kaynağı olmak, mazlumun yanında yer almak, insanı insan yapan, değerine değer katan bütün güzelliklerle bu feyizli zamanlardan nasiplenmektir. Üç aylar, bizi esaret altına almaya çalışan her türlü kötü düşünce ve davranıştan arınma vaktidir. Zaman zaman içine düştüğümüz karanlıklarda körelen gözlerimizi aydınlatma, katılaşan kalplerimizi yumuşatma vaktidir.

 

Regaib Kandili

Şu günlerde hidayet ve rahmet kaynağı olan, Kur’ân-ı Kerîm’in indirildiği Ramazan ayının yaklaştığını müjdeleyen mübarek aylarla buluşmanın mutluluğunu yaşıyoruz  Perşembe’yi Cuma’ya bağlayan gece tevbe ve istiğfarların af ve bağışlanmayla sonuçlandığı zaman dilimlerinden ilki olan Regaib kandilini idrak edecek, Kur’an ayına yaklaştığımız bu günlerde Rabbimize yönelerek O’nun gösterdiği hidayet yolundan gitme arzumuzu bir kez daha dile getireceğiz.

Receb ayının ilk cuma gecesi Regâib kandilidir. Regâib Kandili, Allah Teâlâ’nın kullarına bol bol bağışta bulunduğu, az ibadetlerine karşılık çok sevap verdiği bir rağbet gecesidir.

Her yıl gelen Regaip gecesi, üç aylar olarak bilinen ve manevi coşkunun daha yoğun yaşandığı müstesna zaman dilimlerinin başladığını haber verir. Kur’an ve oruç ayı Ramazan-ı şerifin müjdesini getirir. Günahlardan arınmak için sunulan imkân ve fırsatları; Rabbimizin sonsuz rahmet ve mağfiretini bizlere hatırlatır. Her yıl gelen Regaip gecesi rahmeti, bereketi ve mağfireti bol üç ayların manevi iklimine girildiğinin habercisidir. Regaip, Recep ayının da ilk cuma gecesidir.

خَمْسُ لَيالٍ لَا تُرَدُّ فِيهِنَّ اَلدَّعْوَةُ: أَوَّلُ لَيْلَةٍ مِنْ رَجَبٍ وَلَيْلَةُ النِّصْفِ مِنْ شَعْبَانَ وَلَيْلَةُ الْجُمُعَةِ وَلَيْلَةُ الْفِطْرِ وَلَيْلَةُ النَّحْرِ

“Beş gece vardır ki, onda yapılan dua geriye çevrilmez: Recep ayının ilk, Şaban ayının onbeşinci, Cum’a, Ramazan ve Kurban bayramı geceleridir.” (Abdurrezzak, el-Musannef, IV, 317, Hadis No: 7927)

Regaip, herhangi bir şeyi istemek, arzu duymak, meyletmek, bu emeller doğrultusunda tutkuyla çaba sarf etmek demektir. Regaip Kandili ise geleceğe, istikbale yönelik arzu ve isteklerimizi, emel ve tutkularımızı gözden geçirme imkânı veren, her türlü rağbeti, iyiye, doğruya, güzele, faydalı olana, hakka ve hakikate ve Rabbimize yöneltmemiz,  bütün işlerimizi O’nun rızasına uygun hale getirmemiz gerektiğini hatırlatan mübarek bir gecedir.

Top